Tarihselliğini Arayan Düşünce 04

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Tarihselliğini Arayan Düşünce 04

4-]Eski arke döneme göre yeni yapının değişen anlama ve anlatımları hızla değişiyordu. Eski dil sosyal birliklerin diliydi. Yeni dil sosyo toplumsa ittifakın diliydi. İster istemez eski dilin anlatım bağlarıyla totemi kişilerin dili az çok değişip eski sosyal kültürdü dille ilişkileri kesiliyordu! Sözcükler yeni anlam değişmelerine uğruyordu.

Dönüşümlere değin ilişkindik yeni düzenlemelerin uğraşıyla, halk anlaması arasında uçurumlar vardı. Tekil mantıklı totemi sosyoloji, çoklu mantık sosyolojisini tam anlayamıyordu! Yeni yapı çokça sembolize edilerek anlatılıyordu.

Nasıl sarı kanarya asları yuttu! Deyişindeki sarı kanarya ve aslanlar gerçek insanlardan oluşan futbol takımının temsilcileri insanları anlıyorsak; sarı kanaryanın aslanları yendiğini biliyorsak; bu dönemin sembolizmindeki balta da balta olmayıp; öküz de öküz değil, gerçek insan gruplarıdırlar. Sembolize edişlerin yüklenme görevini üslenme işi, insan içinde yaşayan, canlı kanlı İLAHE ve İLAHLARA dönüştü.

Toplumsa yapının, rasyonel olan nesnel düzenlenme egemenliği, içten dışa doğru açılmaya başladı. Daha önce kaynaşmamış etnik birlikler şehir oluşumuna denk gelen, şehir krallığını tek elde PATESİ denen rahip krallar elinde kaynaşmalarını az çok birlediler. Yani ezoterik rahiplik merkezi otorite ile (ittifakın birleşen yapı yönetimiyle) birleşti ve rahip krallar ortaya kondu.

Bu krallar artık okültist bilgilerin de sözcüsü, yorumcusu, öğreticisiydiler. Yani kralsalar da mahiyetleri (danışmaları) vardı. Danışılma olan yerlerde hiyerarşi (önem ve yetki sıralaması) zorunludur. Zaman ilerlemişti. Ensi kavramı yeni bir dilin anlam genişlemesine ve iletişimine uğramıştı. Şimdi patesiler vardı. Patesiler şehir kralı olup, henüz devlet örgütlenmesi yok olan, hafif piyade rahip krallardılar.

Uzun zaman içinde, patesilerin bu iki otoriter sıfatından biri olan rahipliği, tapınağa; toplum ittifakı olan kurucu otoriteyi de (krallığı da) , saraya bırakmağa uğraştırılacaktı. Ama daha zaman vardı. Yine bir anlam genişlemesiyle; uygarlığın gelişmenin yapıları yeni bir aşamaya getirmesiyle, şehirler yâda site devletleriyle şehirler kralı anlamına gelen LUGALler vardı. Lugallerin büyüklüğü; “şehirlerin devlet merkezli rahip kralları” olma dönemini başlatacaktı. Otoritenin yetki alanı evrime uğramış genişlemişti. Bir o kadarda yepyeni sorunu da üzerine almıştı.

Ensi unvanı patesi ile eşdeğer gibi kullanılırsa da ittifakı küçük yerleşim birimleri yöneticisi olan, bey gibi bir sıfat olabilir. Lugallar zamanında, lugale bağlı şehir, rahip kralıdırlar. Tanrı olan ilahlar; yani ilk ittifakı yapı temsilcikleri olan atalar, Anunnakiler, İnannalar, Dumuziler vs. sürecin tekil yöneticisi olmaya aday olan kraliyete yönelmesiyle, krallara el vermişlerdi.

Bu sürecin arkaik uzantıları, nasıl totem atalar ezoterik anlamasıysa, İlahlar da, “ilk ittifakı yapı temsilcikleri olan her bir totemi ata grubu öncüllüğü tasım meşruiyet ligidirler”. İlahlar da yeni bir sosyal kültürcü anlama düzeyine göre oturtuluşla, yeni düzenin otoritesini düzen eden tanrılar egemenliğine bırakışla açıklayacaktılar. Milletlerin şehir devletleri yönetimi içinde tutulması onca göğüslenemez sosyal sorunlara yol açıyordu.

Şehirler birleşik yapılı otoritesi, etnik totemi anlayışlar çelişmesi, uzun sürecek bir “insan” yaratan tanrılar fikri ile kırılacaktı. Böylece giderek tanrıların tekliği ve milletlerin tekliği ideolojisi ile örneğin Akadlarla imparatorluk aşamasına gelinecekti. Otorite; ensi, patesi, lugal gibi kavramlar; ilerleyen zaman süreçleri anlayış ve anlatımına denk, güncel anlayışlı biçimlenişlerin (formatlanışların) , evrimiyle otorite şimdi Evrenin Krallığına gelmişti

Akadlar, Sümer kültür ve anlayışlarını; güncel dönüşüm ve anlam genişletmeleri içinde Evren Krallığına anlam genişletmesine oturtmuşlardı. Bu anlam genişlemesi sosyo toplumla gelişen yapının dile yansıyan verileridirler. Yapı, devletler fethine ulaşan bir gelişme içine uğramasaydı “Evrenin (Dünyanın) krallığı” da olmayacaktı. Sümer’in başlangıç oluşma kültür diline nazaran şimdiki dil, kendilerinden 2000 yıl sonra Evrenin kralı olan düzey anlatımını karşılayan bir dil ve anlatımdı. Sümer dili, yeni dil yanında mecazi ve okülte kalıyordu.

Sümer dili ve kültürü kendisinden sonraki gelişmeler içinde kimi dokularıyla arkaik kalıyordu. Bu da doğaldı. Kendi zamanındaki düzen ve düzenlemenin dili ve kültürü olan değerlemeler kendisinden sonraki gelişmiş düzey ve düzenlemeleri karşılayamaz oluşla anlamları mecaz ve ezoterik kalırdı.

Bu nedenle evrenin (yeryüzünün) kralı ülküsü kendisinden sonraki tektanrıcı dinlerin bu tür arktik akıllan olan anlama ve anlatımları; sapıklık, sapkınlık, azıp sapma oluşla değerlendirip bunlara yeni anlamlar verecektiler. Geçen geçmişti denecekti. Sosyal kültürle, anlama dilleri buydu.

Yeni totemin kimliği ve totem ilahların insanı yaratması

İttifak totemi sosyal kültürün, ayrı ata soy tasımla anlatımlarını kırıp, yeni bir ata soy tasımıyla aynı tanrının ya da aynı tanrıların evlatları olmaları gerekiyordu. Bu gereklikten ötürü insanlar, yaratan tanrı suretle görünüm içinde olacaklardı. Ve aynı tanrıların kulları oluşla, etnik soy oluşu yıkıyorlardı.

Ve bu insan yaratan tanrılar yansımaları eşliğinde, insanın kendi egemenlikleri altında birleşilmelerin sosyal kültürünü hazırlayacaktılar. Tek tanrılı din olgusu, kendi kronolojisi içinde; imparatorluklar aşamasıyla, emperyal ülke çevresindeki diğer insandan toplumlar ve her biri kendi içinde başka başka gelişme ve örgütlenmeler içinde olan insan topluluğu alemlere egemence oluşun bir yansımasıdırlar.

Sürecek

Bayram Kaya
Kayıt Tarihi : 21.5.2012 09:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Bayram Kaya