Tarif s i z i m / siz kırılmaları...

.

zaman uzakta
kapı kapanıp
yüzün gezindiği enlemlerde

su çalındı yoldan
aktığı yataktan
yerini buldu zaman

göz örter ya
çalı çırpının ardını
yağmur yağsa
koku saklanmaz orada

- deli ediyorsun beni -

tüm akıllılar savaşta
ellerinde uzun mızraklarıyla
kızıl kanlar içinde
bilinmez bir hınçla
çalışıyorlar karanlığa

- aşk’ı araya katma..dağılırsın sonra -

kumdan tepeleri tuttu ay
sarı zakkum ilaçtı
deniz görmemiş
orman içlerine
tohumlarını saçtı

- tutundu hepsi saçlarına..bana çiçek ver -

yüz kıyılara salındı
dalgasız ne varsa
çırpınıp mavinin kucağında
ve garip utangaçlıkla
sıvadı ellerini
kurdu harman yerini

- kapalı anlatım.. o kadar açıkta -

sarı gülleri alda gel denen
bir periyse
yağmur yağacak yine
kokusu içine
kokusu gölgesine

- efendim..tarif sizim -

sokulun
acıtın isterseniz
acı vermez iğneler
sizde incensiniz

fırlayıp göğünden gelen ışık
gün doğacaksa
utanma olmasın sana
hiç bir gülümseme
yakışmaz bu kadar kadına
saçlarınla
ellerinle
ve gözlerinle
özgürlüğü anlatma bana
şu çıplak sol yanıma

kaybetmek korkusu efendim
bu yüzden ellerimi sürgüledim
parçalasam serseriydim

- asiyim.. ne diyeyim kendime -

akşam
yıldız topluyor başımızın üstünde
ceplerimiz mavi sıcak
bel ki bu yüzden
en çok ay ağlayacak
ağladıkça anlayacak

güzel gün efendim
güneş doğudan doğacak
sizden de bir çocuk isterim
adı dost kalsın bende
siz arkadaş dersiniz yine

eziliyor
üstünden bakış geçen ellerim
dilim türkü tutturmuş
ve dudağımda sigara
bakır kaplar içinde şarapla
su tutuyor içime
yansa şimdi bahar yanar
yağmur yağsa bahar ağlar
acemiyim tüten dumana

yazacaksam şiirleri
büyük harfleri taşıyamam
küçüklerden şeçerim

sızımı alın ellerinize
utanmayın...

31 02 2005

.