Yazmış mürşidini bir dost anlatmış içli içli
Kıskandım, ben yazamadım diye dertlendim
Seni yazmak bu günahkar ellerle ne haddime!
dedim de yine dayanamadım aldım kalemi elime.
Sormayın hiç o hasreti, daha görmeden bu neyin nesi?
Size nasıl tarif edeyim onun sesi, onun giysisi
Sultanım hasta kalplerin tabibidir.
Onun bir nazarı bin derde deva
Bir sözü bin ilaca bedeldir.
Sevgi onunla öğrenilir.
Özlem bile ona olunca güzeldir.
Baktığınızda Seyda'ma sanki Efendimiz gizlidir.
Şimdi kalksam da ruhumla gitsem yanına
Hiç terketmesem hep kalsam huzurunda
Binbir güller dersem bahçesinden
Kah kapısında yatsam görene kadar iki büklüm
Kah bir ağacın dalında olsam uzaktan görsem
Amiin desem o dualarına
Sabahı zor etsem görmek için
Bir toz olsam mescidin kapısında
Namazdan çıkan Seyda'mın cübbesinin rüzgarıyla savrulsam
Ya bir nazar etse de düşsem yere
Bakmaya tahammül yok mübarek cemaline
Kıskanırım Menzil'deki taşı toprağı
Ne saadet! Belki buradaki beşerden
Bile daha değerli oranın bir örümcek ağı
Ey rüzgar durma yanımda koş götür selamımı
Kat gözyaşlarımı, özlemimi, aşkımı.
19/12/2002
Yusuf GirginKayıt Tarihi : 17.5.2007 00:00:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yusuf Girgin](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/05/17/tarif-i-acz.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!