Tanyelinde Ezanla Şiiri - İbrahim Alipaş ...

Sıyrılıp çıkmak gerek sözün çok mu muteber
Söylenirlik kabuğu söylem de bir gün biter

Gez bakın seyreyle dur hata olmaz mizanda
Eksik fazla görülmez aynı durur yarında

Fidan biteceğini su akarını bilir
Şeker tuzdan farkını beyaz karayı bilir

Düşünmeyin güneşi dert değildir doğuşu
Gün günleri kovalar devran bilir oluşu

Türklük Kürtlük dillerde sanki ayrı dişliler
Oysaki tarihinde altın punta işliler

Çok acayip ortalık maksatta karıştırmak
Önce nefret ettirip misyonla sarıştırmak

Yapboz dolaşıyorsa keyfi âlemde yurtta
Efeler de susmuşlar bizim Boz Deli Kurt'ta

Yetti bunca suskunluk gerçekleri görelim
Oğuz kardeşliğini göz önüne serelim

Toprağın kuraklığı bulutsuzluktan değil
İsyana gelir dağ taş küser tanımaz mehil

Sindirilmiş bağrında milyonca Türk Şehidi
Öğütülmüş tavında Hak’tır asıl şahidi

Kamalar tek taraflı anca sıyrık kesiyor
Fırtına suskun durgun kendisine esiyor

Es be deli fırtına yakışmıyor durulmak
Yarın bu günden zordur yok üstüne kurulmak

Biçtiğiniz değer mi sizin midir mülkiyet
Halk boynunu büker mi küçümsenir milliyet

Özgür başına millet özgür başına hürdür
Ya istiklâl ya ölüm esaret bilmez hürdür

Kandır değeri kandır olabildiğince candır
Koysunlar canlarını düşleri sade zandır

Derya gibi aksalar yine yetmez şanları
İmanlı göğüslerde dağılır dört yanları

Ay Yıldızlı Al Bayrak ebediyettir yolun
Bir ucun Edirne'de bir ucun Kars'ta kolun

Sana selâm durmayan adap edep ne bilmez
Ömrü yaban meyvedir çürür de nimet olmaz

Marmara hep cesursun gelen kötüyse söner
Sillesine vurursun nasıl geldiyse döner

Kararlısın bilinir her zaman Karadeniz
Sana selâm gönderir nefesiyle Akdeniz

Uyan Anadolu hey tanyelinde ezanla
Davul gerekmez sana sızı vurur hazanda

Vakit sensin sen zaman Oğuzlardan beridir
Yeniden yükselişe bahtın açık yeridir

Söylence sen geri dur heba etme kendini
Belki susar görünür bilmez misin andımı

Bir susar bin konuşur sırası geldiğinde
Ok olur mızrak olur yayını gerdiğinde