Hak Tealâ'nın ' Kün ' emri geldikte,
Dünyaya bey gerekti, ben varoldum.
Cümle canlı birer birer oldukta,
Bir kutlu soy gerekti ben varoldum.
.......... Üçler, yediler ve kırklardanım ben.
.......... Tanrının kılıcı Türk'lerdenim ben.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Şiir gibi şiir.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE ...diyenlerdenim ben....yüreğiniz , kaleminiz daim olsun...+10..+ ant...selamlarımla...
ÇOK HOŞ ÇOK BEĞENDİM TEBRİK EDİYORUM ŞAİRİM DAİM OLSUN.
Yüreğinize sağlık şiirinizi beğeniyle okudum dilerim gönül sesiniz hiç susmasın yolunuz daima aydınlık umutlarla dolu olsun kaleminiz hiç durmasın nehir olup çağlasın ilhamınız bol yarınlarınız mutluluklar içinde olsun saygı ve sevgilerimle.
yüreğine ve kalemine sağlık kardeşimantoloji+tampuan.gözlerim yaşardı şimdi türklüğünü ve hürlüğünü unutanlara ders olsun ne güzeldi şiiriniz.şiir sayfamada onur verirseniz sevinirim saygılarımla selamlıyorum sizi
Kardeşim ellerin dert görmesin Türk olarak gururlanarak okudum 10 puan selam ve saygı sunar gözlerinden öperim.NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE YAŞASIN CUMHURİYET YAŞASIN VATAN YAŞASIN ATATÜRK
Türk'ün gücünü ve şanını her daim var olduğunu gösteren bu güzel şiirizi için kutlarım.Tengri'nin yeryüzündeki gölgesi konumunda ki Türkler,tarih boyunca şan ve şerefle yaşamış ve ve nice zaferlere koşmuştur.islamiyetle şereflendikten sonrada dediğiniz gibi tanrının kılıcı olmuş ve islamı yaymak ve savunmak adına öncülük yapmıştır ve bağrında nice alimler nice evliyalar çıkarmıştır.bu güzel çalışmanız için sizi kutlar,teşekkürlerimi sunarım.sevgi ve selamlarımla...
Gurur duydum ecdadımla. Yeni nesillerden de şahlanış bekliyoruz. İnşallah.. Kutlarım.+10
Yüreğinize sağlık Ümit Ağabey... Birkaç defa okudum şiirinizi... Her okumamda o Türklük duygusuyla titredim, duygulandım...
Haddimi bilerek bir iki noktaya değinmek istiyorum..
Benim Tanrıdağ'dan esen yağız yel,
Tanrıdağ ifadesinde bir anlatım bozukluğu var, Tanrı kelimesi burda dağı nitelendiriyor..Öyle anlaşılıyor ki sanki dağ Tanrı'dır... Bir diğer husus yel'in yağız kelimesiyle sıfatlandırılmasıdır... Türk milleti Tanrı dağından esen yelse eğer bu yel yağız olamaz... Yağız kelimesi Türkçe'de kötülüğü, talihsizliği,katılığı ifade eder... Türk milleti hiç bir zaman beşeriyet üzerine kötü esmemiştir. Yanlış anlaşılmalara sebebiyet verilmemeli ağabey...
Onaltı devrin onaltı başbuğu
Onaltı devirden kastını Onaltı büyük Türk devleti sanırım... Atsız'ın ortaya attığı tarih görüşüne göre Türk tarihinde yalnız iki devlet vardır. Birincisi Hun hanedanıyla başlayan Doğu Türkeli, ikincisi 1040 Dandanekan Savaşı ile bağımsızlığını ilan eden Selçuklu Hanedanıyla başlayan Batı Türkeli... Bildiğiniz gibi yalnız hanedanlar değişiyor, devletin tebaası, yönetim şekli vs. aynıdır.
Ayrıca onaltı devir ifadesi de yanlıştır. Bir tarih, bir zaman yalnız bir defa yaşanır... Halbuki Türk tarihinde aynı devirde birden fazla güçlü yönetici sülale var olduğu görülmüştür... Selçuklu-Memluk veya Osmanlı-Safevi misallerinde olduğu gibi... Bir devir, bir çağ, bir tarih, bir zaman ve bir an yalnız bir kere yaşanır.... Fakat o anı yaşayan, o anda süper güç pozisyonunda olan birden fazla hanedan olabilir... Geçemeyeceğim diğer bir husus ise onaltı başbuğ ifadesidir. Biliyorsunuz ki bu sözde onaltı devletten onaltı başbuğ çıkması her devletin yalnız bir başbuğ çıkarabilmesi demektir... Fakat sadece Osmanlı ve Selçuklu hanedanları tarihine baksak bile bu sayıyı rahatlıkla aşabiliriz...
Heyecan dolu şiiriniz için tekrar teşekkür ederim efendim...
Saygılarla selamlar...
.......... Üçler, yediler ve kırklardanım ben.
.......... Tanrının kılıcı Türk'lerdenim ben.
bu yürekten kopup gelmiş anlamlı dizelerini keyifle okudum.kutluyorum .türkmenkızı
Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta