Amansız vazgeçişler şahitken yüreğimin serzenişlerine,
Tek yol buymuş vazgeçişlerim, üzgünüm.
Mecbur aşıktır ölüler, toprağa
Gemileri yakar gibi aradığım gözyaşlarım,
Neredeler, kim ile birlikteler?
Saplantılı çapalar, sapa kalmış bekliyor.
"Işıklar sarıyken söndü lambalar"
Hani dersin ya, mümkün müdür bu ?
Aramadan bulmak da varmış.
Ölüm hazzı veren keskin gözlerin,
Yaktın ellerimi.
Yaktın iç sesimi, öldürdün.
Bunu diyemem sana, yakarım.
Çok tadı var gibi gülmeye mecbur;
İçindeki çığlıkları daha içindeki duymazken,
Nasıl bir cürrettir bu sendeki?
Etrafına yamyamları dizdiğim bu şatoya,
Gözlerin kapalı daldın sen vaktinde.
Nedir bu imtihanın anlamı?
Her solfeje hakim sanardım kendimi,
Her bilinmeyen, bir gün bilinir zannederdim,
Beklenenlerin gelmediğine sevinmek,
Dahil midir bir şeylere ?
Kollarında başlamasa da gün,
Aklındayım, bilirim,
Başkası yok, üzgünüm vazgeçişlerim.
Seni yerden yere vuracak bu hayat.
Görsem bile, bilmem artık.
Bir tohum ektim bahçesine sevdanın,
Büyümesin diye ağlar da ağlarım.
İstersen dengen şaşsın bakmaktan göğe,
Bakamam ben, üzgünüm, vazgeçtiğim.
İstersen sor bir yerlere beni,
Ben soramam, çünkü vazgeçtim.
Gideceğim bu hikayeden,
İsmimi unutup,
Belki düzelir bozuk saatler,
Yeniden işler saat,
Bekleninenlere.
Ama senden nefret ediyorum.
Senden nefret ediyorum.
Bilediğin bıçakları, yastık altında gizliyorum.
Bu aralar başka bir koku,
Farklı bir telaş farklı bulutlar,
Seni tutup bana getirsin bulutlar,
Yapamadıklarından feryatta bulutlar.
Bulunduğum zamana isyan,
Beni buldukları vakite isyan ederim.
Bir rüyadır bunlar belki...
Belki kargalar yok olur gider, belki...
Ölüye baş sağlığı.
Zayıftır insan yıldızların gördüğü yerde.
Saniyeler sonrası bilinmezken,
Yıllar sonrası ilişir rüyalarıma,
Sen varsın, rüya,
Sen yoksun, kâbus,
İçimdeki delilerin başlarını okşadım,
İçimdeki kızgın haklılıkları yabanlara attım,
Yaktım, izledim, külleri kül ettim.
Yangın diyebilirsin, yandın da zaten.
Elinden tutup da sana,
Güzellik vadetmedim.
Yoksa neyiz, nerede ne ederiz ki biz?
İki ahmak geceleri geçirir,
Yılları ziyan ederiz.
Anlıyorum ki batıyormuşum bu berrak suda.
Elimden tutma,
Bir taş da sen bağlarsın ayaklarıma.
Bir başıma ben kendimden, kendi karşımda,
Ellerini açıp Tanrıya yalvarsana,
Gözlerimi de bağlama, lütfen,
Manzalar senden yoksunken zaten,
Karanlık olmamalı.
Olmamalı bu kadar karanlık!
Olmamalı!
Kayıt Tarihi : 16.11.2022 19:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)