Tanrı Tanımaz Bir Yokoluşun Tasviri

Üç adım. Askıda unutlumuş ceketin cebindeki sigara
Üç kürek ve üç kürek dolusu toprak kalkar göğe doğru
Kimden gelir bu umut kokusu
Üç kürek kalkar göğe doğru
Yavaşlayan kalp atışları
Necef taşından yapılma şaşalı bir ölüm gelir gölgeden
Bir düş'ün yansımasıdır belki
Belki de bir tanrının son emri...
Kalkar göğe doğru üç kürek ve iner aynı hızla yeryüzüne
Karanlıktan aydınlığa geçiş için son çiledir bu
Belki de daimi son ve daimi hiçlik.
Tanrı tanımaz bir yokoluş
Göğe belirsiz anlamlar yükleyince aydınlanan
Mucidi olduğu inancın yokluğunda kör kalan
Kürekler dolusu toprakla gömülen.
Tanrı tanımaz olmaklığıyla sonun hezimetinden korkan.
Var mı ki bilemeyen ne olacağını
Var mı ki öteki dünya hasretiyle ölümü kucakladığını sanan.
Bir sanrıdır bu yaşam
Geçiciliğini gizleyen her şeyde olduğu gibi!
Bir sanrıdır bu yaşam...
Ebedi anlamlar yüklemek hata
Büsbütün anlamsızlık çukurunda debelenmek boşa.
Yaşam; öylesine bir umut bağlamaktır güzel günlere.