hatıranı mevsimlere gizledim
kalbimi dallara yapraklara dağıttım
bir gülde gözüküp bir hazan sarardım
üzümün şarabı beklediği gibi bekledim
merhabanı kurdum şafağa
mor bir bulut doladım ince boynuma
bir minarede dinlenip bir gezegen döndüm
sabahın çiğ beklediği gibi bekledim
gözlerime buğu sen bıraktım
eğildi kirpiklerim selvi ağaçları misali
bazen sızdım bazen düşlerin eline düştüm
rüyanın uykuyu beklediği gibi bekledim
göğsümde soluk sen tuttum
ölümü bekler gibi ten değiştirdi yüzüm
anladım nefesimde durmayacağını dudak yara dil yara
eski bir kitabın okunmayı beklediği gibi bekledim
kollarıma döküldün şarkıların dudağından
denizler düşündüm akıp giden avuçlarımdan
kalbim sendeledi düştü içimin derin karanlığına
suların kıvrıldığı yollarda toz olup bekledim
en çok dudağından öpüşümü sevdim
deniz diplerindeymişcesine dalgasız tozutuşumu
tırnağımın ucunda büyüyen yosunlarla ne çok sen olduğumu
buruşuk tenimin pembesine doğacak her yeni günle
Kayıt Tarihi : 14.11.2008 00:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!