Iç titreten bir İstanbul'u selamladı sabah.
Kargaşası bile güzel şehrin
kedileri korkak, martıları şaşkın. Boğazın vapurlarından simit atılmıyor artık,
onlar da güvertesiz, kanadı kırık Kuşlar gibi.
Yabancılaştıkça şehir, melodisi değişti kitapçılarının.
Şimdisi yok bir yalnızlık dünden artan yarına.
Özlem duymayan, vazgeçmiş bir dolu soluk her köşesinde.
Çocukluğumdan kalan pamuk şekerler gibiydi ve pembeydi gülüşün,.
Kararsız adımlarken yabancı kaldırımlarını,
denizin tuzunu hissettim tenimde,
tadı aynı değil kokusu farklı.
İsmine şiirler yazılan şehrin,
adı hatırlanmayan semtleri kaldı geriye.
Ne muhteşem büyürdü ağaçları,
ne kadar parlaktı yıldızları.
Meydanlarında haykırırdık özgürlüğü, yokuşlarında kovalamaca oynardık lacivertililerle.
Sahibi yok bir şarkı çalıyor bed sesiyle inliyor gece şarkıcının.
Önünden Geçtiğim Her meyhanesinde kebap kokusu.
Sen olmayan bir dolu beden
ve uzaklaştıkça nefes'in,
kupkuru, dalsız, yurtsuz bir ben kaldı geriye.
Kayıt Tarihi : 27.11.2024 13:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!