Gönlündeki dolunay kararmadan,
Muhammedi güllerin sararmadan,
Gül kokulu sokakların daralmadan,
Simsiyah saçın sakalın aklanmadan,
Tanı bil kendini! Kul ol yaradana!
Ömrün ak sayfaları karalarla dolmadan,
Yediveren gönül bağların hazan olmadan,
Yüreğindeki sevgi fidanların solmadan,
Şeytani arzular ömür yapraklarını yolmadan,
Tanı bil kendini! Kul ol yaradana!
Değerli markalı elbiselerin soyulmadan,
Daracık bir mezara bir başına koyulmadan,
Paha biçilmeyen ceylanımsı gözlerin oyulmadan,
Bereketsiz haram rızıklarla doyulmadan,
Tanı bil kendini! Kul ol yaradana!
Yakasız bembeyaz gömleğin biçilmeden,
Namertlerin köprüsünden geçilmeden,
Şerefsizlerin elinden ağılar içilmeden,
Zebaniler tarafından seçilmeden,
Tanı bil kendini! Kul ol yaradana!
Şeytanın yaylalarında sürüleri güdmeden,
Baykuşlar gönül bahçene tünemeden,
Gönül ışıkları bir anda sönmeden,
Rahmani yollardan asla geri dönmeden,
Tanı bil kendini! Kul ol yaradana!
17/Aralık/2009
Kayıt Tarihi : 25.12.2009 16:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!