Geceyi mühürledi
Düşen takvim yaprağının gizli sesleri
Uyku dolanmış yüzüne
Çarptılar birer birer
Başlamıştı geçit töreni
'Sırayla' dercesine
Bir el hareketiyle dağıttı başında dönenleri
Kaçan uyku ürkekliğine içerlemeden
Kurdu bağdaşını yalnızlığın göbeğine
Dizlerine örtü hüzün üşütürken
Yürek sesini şal eyledi omuzlarının çöküklüğüne
Yine yıldızlardan bir şahit aradı
Kısırlıklarını saysın diye
Sevgi kancalı ipini seyirtti göğe
Şansına en olgunundan bir bulut düştü
Çekti usul usul
Kirpiğinde damlalar yuvarlanmaya hazır büyüdü
Ve hiç görülmeyen beyazına
Arkadaş oldu koyu grisi
Köşedeki geçmişinde gizlenen
Tombalacı amcadan görmüştü
Yumdu gözünü
Daldırdı elini
Birden sağnak doldu avucuna
Beğenmedi
Yeniden denedi
Ayazla donduğunu hissetti
Silkindi
Bir uçurtma düşüverdi önüne
Anı kuyruklu
Upuzundu kuyruğu
Tesbih gibi çekti ha çekti
Kırıştı zaman alın çizgisinde
Baktı el yordamıyla
Yine ne çok içerledi zamana
Kulaklarında çınlarken sabah
Azad etti bulutu
Kaypak güne yol açıyordu gece
Kârı ceplerindeki irili ufaklı bilye şıngırtısı
Ve aksak adımla geçti ayna karşısına
Her ne kadar dirense de
Gitmemek için hüzün gözlerinden
Çekmeceden bir tebessüm seçti
Dudağının ağlamaklı döküntülerine yerleştirdi
Yüzünün ardına ittiriverdi yaşanmış geceyi
Ve yol aldı yeni takvim yaprağındaki yerine
Yeni seslere can vermeye...
(10 09 2007)
Aslı DemirelKayıt Tarihi : 10.9.2007 23:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Münir ÜSKÜDAR
TÜM YORUMLAR (1)