Takı takmış sonradan görme

Abdil Göktekin
267

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Takı takmış sonradan görme

Elli ero taktım Fatmanın kıza
Dur bakalım O ne getirecek bize
Atmış isterim zamlanır gelecek yaza
Bir de gülüyor ağzını büze büze.

Hoşaf kurup sarma sardım
Tabandan oynadım kaşık kırdım
Ne deliymişim kendimi yordum
Der ki, Leyla “Dökmeseydin kurdun.”

Kaç kaşık kırdımsa aynısın kır isterim
Ayır ağzını ziyadesiyle gül isterim
Oğluna bir taktım ben bin isterim
Der ki, Hatca “Davula saz gibi tel isterim.”

Kilometrelerce salon gezdim
Radara yakalanıp ceza verdim
Zaman harcadım bir kilo boya sürdüm
Der ki, Cennet “Gözüne dursun.”

Zarfım bilem evimden götürdüm
Nazar olmasın maşallah çekip tükürdüm
Halaydan girip roman havasından çıktım
Der ki, Kezban “Dökmeseydin kurdun.”

Kirasız kilim ucu kesmez olduk
Kibir ile gıybet ile hem dem olduk
Hiç peşinde koşmaktan yorulduk
Der ki, Sultan “İçmeden sarhoş olduk.

Nice yol kat ettik ekmek peşinde
Medeniyete merdiven dayadık mersedesle
El aya çıkar, bizim işimiz aheste aheste
Der ki, Ayşe “Bizden ne odun olur ne kereste.

Kontrat yapmış gelin babası cehize takıya
Kızımı boşarsan tehtidi yağdırmış Fakı’ya
Dert mal derdi kalmadı ar haya
Der ki, Dürdane “Havaya bak havaya.

Yüz takıp beşyüz anons ettirir
Terzi itiraz eder, sarı gelin etek yırttırır
Sünnet düğününde pilava şarap döktürür
Hacı baba der ki, “Gençlik ne güzel kıvırttırır”.

Abdilim ince iğnen çuvaldızdan beter
Söyleye söyleye dilimde tüy biter
Ünlenince gerçek, kendin bilmez küser
Der ki, Maral “Dost bağında kara yeller eser”.

Abdil Göktekin
Kayıt Tarihi : 6.12.2018 01:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bizler geçmişimizle övünecek millet iken her geçen gün geçmişimizden uzaklaşmaya bizlere yakışmayan hal hareket ve tavırlar edinmeye başladık. Bizler gençlik dönemlerimizde bağda bahçede vesair işler görürken bizim işimiz yarıda kalsa komşular koşar,komşuların işleri yarıda kalsa bizler komşuların işlerine koşar yardımlaşmayı haz ala ala yapar sayğıyı sevgiyi özümüzde yaşardık. Çevremizden birisi ev yapmaya kalksa kağnılarla (Öküz arabası) ile kimimiz taşını kimiz üzerine atacagı ağacını kamışını toprağını tedarik eder bir şekilde bina tamamlanır hiç kimsede karşılık beklemeden üzerine erzam olan mükellefiyeti yerine getirirdi. Bir evlilik yapılsa ev döşemede cehizine yardımcı olunulur herkez ihtiyaç olan eksiği temin eder kurulacak olan yuvaya el birliğiyle direk olunmaya çalışılırdı verilen alınan başa kalkılmaz seve seve hiba edilirdi. Günümüzde ise malesef ve malesef yapılan her iyilik karşılık bekler oldu hiç kimse yaptığını Hak rızası için yapmış değil. Nişan düğün vesair özel günlerde takılan takılar karşılık bekler oldu hatta ve hatta kim ne taktı ise bire bir notlar alınıp aynısı beklenir oldu.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Abdil Göktekin