***Babamı Anlatıyorum***
Ege’nin şirin, verimli bir kasabasıdır Germencik. Aydın ilinine bağlıdır. Bir zamanlar doğanın koynunda yaşatır fakirini, kimseye el-avuç açtırmazdı insanını. Şimdi mi? Onu da bilenlere sormalı…
Yarım asır öncesinde bu kasabanın kenar mahellelerinden birinde bir ev vardı, bahçesi cennetin habercisi gibiydi. Rengârenk çiçeklerine seferdeydi arılar, kokularına kanat çırpardı kelebekler. Sonbaharın ilk demlerinde, ayvalar sarı sarı sallanır, narlar al yanaklı köy gelini gibi süzülürlerdi. Çekirdeksiz üzümler yarışırdı güzellikleriyle salkım salkım. Biber, patlıcan, domates son ürünlerini vermede direnirlerdi kış korkusuyla. Güz çiçekleri olanca hızlarıyla renk renk açarlar, mevsimin tadını çıkarmaya çalışırlardı sanki. Sarı, beyaz, bordo kasımpatlarını hiç unutamam, yaban ellerde gördüklerime benzemez onların kokuları…
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Yazacaksan sayet ögretmenim, anilarina SIK SIK dönebilirsin.
Baba sevgisini sana böyle isleyebilmis olan o babanin ellerinden öperim.
Duru tertemiz bir türkçe göze çarpıyor ilk önce
ardından harika bir öyküleyişle beraber, samimi bir atmosfer sarmalayıveriyor sizi
Öyle bir yere geliyorsunuz ki, farkında olmadan öykünün içide buluveriyorsunuz kendinizi
bahçe aynı bahçe, sıcaklık aynı sıcaklık
hele kasımpatları
ah o kasımpatları
onlar bile aynı.
Uzun parmaklı yaprakları ile güz gülleri gibi zorluyorlar hatıranızı.
Helal kazançları, sevgiyi, saygıyı, alçak gönüllülüğü, hoşgörüyü, egenin o sıcak ve münevver insanının bozulmamış halini gördüm öyküde ben.
hayalimde yutkuna yutkuna Tak tak helvası yerken
Ömrümün kırk yılı kayıp gitse de ne o bahçeyi, ne de o bahçeleri unutamam. Sizin unutmadığınız gibi sevgili ablam.
Bu öyküyü ilk okuyuşum değil
ama her okuyuşumda gözpınarlarımdan yaşlar süzülüverir yanaklarımdan aşağıya.
küçük bir kızkardeş olurum ablasının yanında burnunu çeken. Ve o mukaddes hatıralarda gezinen.
Şükran ablam sizi çok seven bir kardeşiniz olduğunu unutmayınız. Ben de bana bir dostumun dediği gibi sizi O'nun rızası ile çok seviyorum. Ve bunu bir siz bir de O çok iyi biliyor
saygılarımla
Harikasın sevgili Şükran...Alıp götürdün beni derinlere :((
_Seni Çok Özledim / Çocukluğum...
dün gece ansızın düştün aklıma
yeniden uyandın içimde
ne çok özlemişim seni bir bilsen....
gene başım ağrıdı
tıpkı o günlerdeki gibi.....
hani.!
babam gelirse geçer ağrım, deyişin
nazlı nazlı süzülüşün
gözün kapıda bekleyişin....
annenin kucağında huzur bulduğun
el bebek gül bebek koklandığın....
her akşam babanın elinden yediğin
çikolata ve badem şekerleri
gözlerinde mutluluk ışıltısı.....
nerdesin şimdi..!
boy boy taş bebeklere
masallar anlatışın...
kırmızı sabahlığın
kırmızı fiyonklu terliklerin
ya kırmızı rugan ayakkabıların....
babanın göğsünde
munzur gülücüklerle şımardığın...
ahhh... nerdesin çocukluğum
nerdesin özledim seni....
bir mucize olsa
son bir kez görsem seni...
diz çöküp önünde
sarılsam ama çok sıkı sarılsam
gözyaşlarımı bıraksam avuçlarına.....
seni çok özledim
çokkk özledim
ÇOCUKLUĞUM.....
Güzel bir çocukluk geçirmişsiniz ve harika bir aileye, harika bir eve, bahçeyi de unutmayalım sahip olmuşsunuz...Ne mutlu size...Tüm bu birleşmeler kolay kolay kimseye nasip olmaz. Güzel bir anlatımdı sevgili öğretmenim. Sevgilerimle
Amin kardeşim.
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta