Hakkari Çukurca’nın Çığlı’da Bir velim varidi, adı Taho’ydu.
Bakmakla yükümlüydü yirmi kişiyi
Dört kişisi benim öğrencim idi.
Geçimini ticaretle sağlardı
Korucuydu,her durumdan ağlardı
Yaşı yetmiş dolayındaydı
Hayatta her işin kolayındaydı…
TAHO
Geceler çıkarsın elinde silah,
İçinde tereddüt başında külah,
Şu fani dünyada görmedin bir gün,
Yaşam boyu çektin hep ah ile vah.
Pek aran olmadı yazla baharla,
Yumurta toplarsın on kuruş kârla,
Köhne bir ev yaptın yüz bin kahırla,
Sanıyorsun seni bazen padişah.
Komşun et yer,tadı senin dişinde,
Yirmi nüfus dolanıyor beşinde,,
Kullanırsın çocukları işinde
Olmuyor yüreğin bir türlü ferah.
Dersin,çocukhastagelmezokula,
Söylediğin yalan sığmaz akıla,
Kahrolası şu yoksulluk yok ola,
Dersin,sahibimdir her zaman Allah.
Çok teşkürüm dersin çok teşekküre,
Bir günde varırsın üç günlük yere,
Yoktur mani gidemezsin bir yere,
Ancak sopalarla çağrırsın mah mah!
Kaynaksız geçimler çok zormuş Taho,
Saymaz seni Silo,Mino’yla Vaho,
Şaşar kalır sana Şako’yla Maho,
Ağalara gel dersin; garibe yallah.
Her şey doğal; yalakalık ne diye,
Çıkar için aslan deme kediye,
Kişilikler eylenir mi hediye?
Dürüstlüğe dobralığa etme vah.
Tavuk gibi yerde böcek aramak,
Keller gibi boş alanı taramak,
Hak’tan başkasına olunmaz yamak,
Korkma yardımcındır her zaman Allah…
Sonumuz ölümdür üzülme hele,
Zenginin önünde büzülme hele,
Bir kuruş çıkara ezilme ile
İnsanlık adına işleme günah.
Gölge Ozan sen de fani Dünyadan,
Göçeceksin bir gün, olsan bile şah…
Kayıt Tarihi : 8.3.2011 22:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!