Türk Edebiyatımızın önemli sahalarından birisi de “hiciv”, “taşlama”, “yergi” vb isimler verdiğimiz, bana göre “iğneleme” alanıdır. Bu alan, edebiyat tarihimizde sayısız ve güzel örneklerle karşımızda dururken, maalesef bugün, günümüz şiir dünyasında özellikle genç neslin bu alandan haberdar olmadığını üzülerek görmekteyim.
Oysa bu sahada kalem oynatan şairlerimiz, yüreklerini ve akıllarını tellerinin, mızraplarının arasından seslendiren ozanlarımız, yaşadıkları döneme iz bırakmakla kalmamışlar, döneme şekil ve düzen vermişler ve o “iğneleyici” eserleriyle asırları aşa aşa günümüze kadar gelmişlerdir.
Şiirin efsanevi gücü, taşlama-hiciv-mizah metodu ile doruk noktalara çıkmış ve sadece kendini değil, kutlu kanatları-mübarek sırtıyla şairini de zamanın korkunç kıskacından kurtararak yüzyıllar ötesine taşımıştır.
Gerçekten üzülüyorum, genç neslin hiciv-mizah yolunda eser vermemesine…
İsterim ki saçların dağılsın.
Gece mi dedim..
Hemen düşüncelere dalmalısın.
Aşk der demez
Bir şairin iç dünyasına ayna tutmak değil bu, onunla 'an'ı yaşarcasına bir inceleme...Hani bütün şairlerin dileğidir bu aslında böyle didik didik edilsem de bir anlayan olsa, diye. Yüreğinize teşekkürler, emeğinize ve ayırdığınız zamana. İnanın değmiş, saygılar.
Bir de bu şiirleri kendinden dinleseniz.....
Mükemmel bir şair, harika bir tanıtım.
Saygılar efendim.
Mehmet Nacar
Müthişti...Çok çok etkilendim...
Teşekkürler hocam...Selam sevgi ve saygılar...
Sanırım figani
O heykellere başka birşey söylemişti,
Benim okuduğum kitapta başka yazıyordu,
Bahsettiğim kitap osmanlı tarihini anlatıyor
Ve istanbul barosu avukatlarından biri kaleme almış.
Sevgiler
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta