20'yi gördüm artık
Ne ayları ne günleri...
Bir ajandanın sağ üst köşesinde
Usul usul yılları karıştırıyorum
Önemini yitiriş olmalı bu yıllar
Ve ben bu yitik yıllar arasından
Rüyalarda rast gelsek seninle
ve uzansak komidinin üstündeki saate
Hayatı beş dakika daha durdursak
Göğün kuşatması altında
bu yüzyıldan ve insanlarından yakınsak birbirimize
Her sabah gibi sabahta
Evimin sana fransız balkonundan süzüldü güneş
Aklıma seni, betona cemre düşürdü
Bugün de şualar dualarıma bulaştı
Maişet derdi geldi iki yakama yapıştı
Tahayyül dahi edemezsin
Geceyi sönük bir paraşüt gibi peşime takar
Asfalt zeminde sürüyerek semtimize katardım
Nazarlarım düşerdi ayak uçlarıma
Ezilirdi kaldırmlarla çarpışmaktan yıpranan pabuçlarıma
Kalabalık bir isyan yürüyüşünün
Var benim dünyada mukaddes bir davam
Kimse bilmesin diye kulağıma okudu babam
Buna hiç şüphe duymam adım gibi eminim
Ben İbrahim gibi geldim
İbrahim gibi giderim
Ben bir isyankarım
Ama ne fayda kar etmez isyanlarım
Mahlukatın gürültüsünden sıyrılmak isterim
Kapı eşiklerinde sızar heveslerim
Uğursuzluk dolar boynuma
Uyuşur beynim, uyuşur ellerim.
Kaçlık açtılar bana bilmiyorum
Ama ben bugün bir yirmilik deviriyorum
Uzun mu uzun , masif mi masif bir masa etrafında toplanmışız.
Sizler, hep beraber, benim suskunluğumu tartışırken
Kirli beyaz bir muşamba üstüne serilmiş hayatım
Ben her dem durup kirli beyaz muşambayı seyrediyorum
Evet, ben bir suç işliyorum
Her gün her sabah yeniden,
Yaka paça bir malihülya tutuyorum
En tutulmaz denilen yerlerinden
İmkansıza teşebbüs ediyorum
Beynimin kıvrımlarında bir köşede
BİR YANIM BURUK BİR YANIM HEVES
RUHUM TUTUKLU BEDENİM KAFES
BIRAK DİYOR BÜTÜNÜYLE HAYAT DENEN TÜTÜNÜ
İÇİMDEN GELEN NEFESSİZ BİR SES
HİÇ TANIŞMAMIŞ GİBİ, 18 YIL ÖNECESİ
AYAĞINA TAKILMASIN ÇAKILLAR, TAŞLAR
SENİ ISLATMASIN O SAĞNAK YAĞIŞLAR
YANAĞINDAN SÜZÜLEN DAMLA DAMLA YAŞLAR
SENDEN AYRILDIĞINA PİŞMAN KALSIN.
GÜNEŞ HİÇ YAKMASIN KİBAR TENİNİ
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!