Esir idi gönül kuşum, azad olmuş nideyim?
Buralarda kalamam, en iyisi gideyim.
Daldan dala konmaz imiş, yalnız bir dal ararmış,
Seni sevmiş bilesin, bu işe ben ne deyim.
Çocukça sevdalar yüklendi sırtıma ilkin,
Bebek gibi beleyip büyüttüm onları
Gözüm gibi baktım çoğu zaman,
Sonra 'yaksın' dedim.
Yakmadı sadece; yıktı da...
Beni sırtımdan vurduğu zaman,
Adettendir helâllik, istiyor denir meyyit,
Musallâya bu sefer, getirildi bir şehit.
İmam, azarlar gibi seslendi cemaate;
“Acep helâl etti mi, hakkını size şehit”.
İnce bir sızı duyulur yüreğimde
Derinden derinden.
Sonsuzluk yolcuları belki;
Dönmedi seferinden...
Ey Afganlı çocuklar!
Sakarya’dakiler gibi safkanlı çocuklar.
Yiyecek paketi kalmadı,
Misket bombası yer misiniz?
Bininiz bir olsa, bir Amerikalı çocuğa değer misiniz? ..
Valide derim her ikisine de,
Hem anama, hem karımın anasına.
Başka severim onları
Onlar da öyle sever beni.
Çocuklarım da başka sever anasını,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!