Ben bir savaş çocuğuyum dünyanın herhangi bir yerinde
Acının gönülsüz hamalıyım
İlk kurşun beni vurur her zaman
Ve ilk kopan ayak benim olur
Bir serseri mayınla
ölüm oyun arkadaşımdır benim
Sana karşı dilimin kilidi çözülmüyor
Ya dizlerinde uyut ya sözle avut beni
Gözler çok şey anlatır dil dönmezse ne çıkar
Bir manidar bakışla sarsın bin umut beni
Küçük bedenleriniz, Çelik'ten birer Siper
Alnından öper sizi, Kalkıp gelse Peygamber
Sanki Asr-ı Saadet, Gözümde Canlanıyor
Bedir'de doğan güneş, Kudüs'te yükseliyor.
Fil yılı zannedersin, Dönüp geriye baksan
böyle olmamalıydı
Ben bu ayrılığı hak etmedim
daha gzel hatıralar kalmalıydı senden geriye
gözlerine bakmak varken
yaşlı gözlerle bakmamalıydım ardından
resimlerinle konuşmamalıydım,
senden bir ışıl bekler yol yorgunu gözlerim
kaf dağından yar gelir gel gelmez cananım benim
zaman her derde deva sene döner ay döner
dönmez bu devran bana dinmez hicranım benim
sende benim gibi gam yüklü müsün
neden boynu bükük durursun güzel
hüzünü, kederi siliver gitsin
sen gül ki yüzünde gül açsın güzel
bin gram tasa bir akçe etmez
sitemkar bakışlarını çek üzerimden
kapat gözlerini kimse görmesin
giderken kimseye görünme sakın
seni kaybettiğimi kimse görmesin
belli ki dönmemek üzere gidiyorsun
geride neler bıraktığını biliyor musun?
bu akşam efkarın bini bir para bende
hüzün var, keder var ama sen yoksun
şimdi nasıl güleyim söyle
döneceğine dair bir umut bile yokken
uğruna kaç gece uykusuz geçirdim
kaç defa gizli gizli ağladım biliyor musun?
Bir lahza daha kal ne bu acelen
Karanlık çöksünde öyle gidersin
Sen gelince zaman çıkar seyrinden
Saatler dursunda öyle gidrsin
Geceler sevene izdırap olur
beni bırakıp gitme yeşil şehrin güzeli
gideceksen kalbini bana bırak öyle git
kapatma kapıları kırma umutlarımı
bir gün geri dönmeye bir yol bırak öyle git
haber bile vermeden çekip gitmek ne diye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!