Tahassür: Şiiri - Ahmet Süreyya Durna

Ahmet Süreyya Durna
131

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Tahassür:

Salih Sefa Yazar’ın Anısına

Osmaniye (Cebelibereket) mahallî kültür muhafızlarından ve emektar öğretmenlerimizden, Edebiyatçı-Şair Salih Sefa Yazar; benim yakın dostum ve hocamdı.
Rahmet-i Rahmana kavuşmuş olan bu gönül ve dâva adamının “Tahassür” başlıklı şiirini sizlerle paylaşmak istiyorum. A.S.D

Tahassür:

Geçti gitti bire o eski günler,
Ne çuvaldız kaldı,ne de biz kaldı.
Yanmıyor ocaklar,bitmiyor tünler,
Ne bir fitil,ne lamba da gaz kaldı.
***
Evler taş yığını,tavan yok artık,
Bağdaş yok,sofra yok,savan yok artık.
Yayık kuru bir süs,havan yok artık,
Ne o toprak yollar,ne o toz kaldı.
***
Ne hamur yoğuran yumruk,ne bilek,
Ne değirmen taşı,ne hak,ne külek.
Yuvarlandı gitti kalbur ve elek,
Çınarda ne kabuk,ne de öz kaldı.
***
Düşmüş millet bir dolabın çarkına,
Varmaz olmuş hiçbir şeyin farkına.
Kumarhane denir,Şimdi Zorkuna,
Ne Buyduran kaldı,ne de Daz kaldı.
***
Tuztaşı,Mitisin,Karanlıkdere,
Hasret çeker artık,eski günlere.
Koskoca gövdesi yıkılmış yere,
Çağlayan da yaşlı çürük koz kaldı.
***
Kırat yok ki yiğit olsun meydanda,
Otel/motel çıktı yatan yok han da,
Köleleşti millet yad da/yabanda,
Ne dik duruş kaldı,ne avaz kaldı.
***
Aldı saz yerini tamtam havası,
Tellerde inleyen,hep gam havası.
Gayrı ne Çamlıbel,ne çam havası;
Şimdi ne Köroğlu,ne Ayvaz kaldı.
***
Belikler söküldü,ense kesildi,
Gümüş kamçı bir köşeye asıldı.
Unuttuk bazlama,sıkma nasıldı,
Toyga,tirşik,haspir içen az kaldı.
***
Haber sorma perilerden cinlerden,
Güreşten,halaydan ve sinsinlerden.
Oda sohbetinden,eski günlerden,
Ne bir nişan kaldı,ne bir iz kaldı.
***
Ne döğen,ne dirgen,ne de yaba var,
Ne o köy,ne töre,ne de oba var.
Ve söndü ocaklar,artık soba var;
Ne cezveye bir kül,ne de köz kaldı.
***
Bilinmiyor artık postal ve edik,
Şalvarla kol kola can verdi güdük.
Alıp pança pança yenilen hedik,
Batal oldu ne tat,ne de tuz kaldı.
***
Leyla unutuldu,Lilo’ya döndü,
Tanrı selamımız “hello” ya döndü.
Çeteler bayramı baloya döndü,
Davul/zurna gitti,meşum caz kaldı.
***
Yaşlılar ölünce işler değişti,
Hayaller değişti,düşler değişti.
Oynadı yerinden taşlar değişti,
Ne mahrem mesele,ne de giz kaldı.
***
Bülbüller ötmüyor gül çoktan soldu,
Bükler hep kurudu,turaçlar öldü.
Gelin/kız değişti bir garip oldu,
Ne o göz süzme var,ne o naz kaldı.
***
Dövülmüyor davul dengi/denginde,
Karga yükseklerde,şahin enginde.
Bir çiçek kalmamış kendi renginde,
Dünkü ağaçlardan kuru poz kaldı.
***
Kim bilir o güzel günler nerdedir,
Her mevsimde birlik oyunu gelir.
Demirci,kömürcü,çota ve çay bir,
Ne o oyun kaldı,ne o haz kaldı.
***
Gitti gayrı gitti at ile eğer,
Dünkü kıymetinde kalmadı değer.
Mertleri öldürmüş,namertlik meğer;
Hazin ki,geriye kuru söz kaldı.
***
Yaşamaya mahkum olduk eyvah biz,
Kalmadı dünlerden,bugüne bir iz.
Elde olsa mutlak tekrar geliriz,
Hak’ka şükür günlerimiz az kaldı.

Salih Sefa Yazar

Not: Mısralarda adı geçen; Zorkun,Buyduran,Daz,Tuztaşı,Mitisin,Karanlıkdere,Çağlayandere gibi kelimeler; Osmaniye’nin yaylaları ve mesire yerleridir.

Ahmet Süreyya Durna
Kayıt Tarihi : 1.3.2007 22:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Şemsettin Ağar
    Şemsettin Ağar

    Paylaştığınız için teşekkürler üstadım.Selam ve saygıyla.

    Cevap Yaz
  • Yakup İcik
    Yakup İcik

    Nur icinde yatsin kiymetli insanlar herzaman böyle edebi dünyalarda ölümsüzce yasarlar...

    Cevap Yaz
  • Serafettin Hansu
    Serafettin Hansu

    Allah rahmet eylesin ..
    saygı deger abim güzel bir paylaşım oldu aldın gittin beni gurbet elden Anadoluma,,cok hoş bir hece ,,

    saygılaırmı iletirim

    selam ve dua ile..

    Cevap Yaz
  • Cebbar Korkmaz
    Cebbar Korkmaz

    Evler taş yığını,tavan yok artık,
    Bağdaş yok,sofra yok,savan yok artık.
    Yayık kuru bir süs,havan yok artık,
    Ne o toprak yollar,ne o toz kaldı.
    ***
    Ne hamur yoğuran yumruk,ne bilek,
    Ne değirmen taşı,ne hak,ne külek.
    Yuvarlandı gitti kalbur ve elek,
    Çınarda ne kabuk,ne de öz kaldı.
    ***
    Düşmüş millet bir dolabın çarkına,
    Varmaz olmuş hiçbir şeyin farkına.
    Kumarhane denir,Şimdi Zorkuna,
    Ne Buyduran kaldı,ne de Daz kaldı

    Tek kelimeyle mükemmel bir şiir tamamen doğru kutlarım saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Sennur Çetin
    Sennur Çetin

    vefalı yüreğinize selam ve hürmetler

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Ahmet Süreyya Durna