Yetişen kim, en acımasız zamanda,
Tutup kollarından düşmesin diye.
İnanın Hızır her zaman hazır dünyada.
Görüp gözeten Rabbimizden bir hediye.
Alçaklığın en altı var sanırdım.
Yerin bir zemini olduğu gibi.
Gördükçe, duydukça anladım...
Yokmuş alçaklığın en altı.
Baksana adiler işliyor her haltı.
Dağlar bile aşk ateşine,
Dayanamaz yanar gider.
Derviş olanın derdine,
Derviş olan ağlar gider.
Onlar aşık olmuş güle.
Ya Rab, gönlüm karardığı zaman.
Bir ışık gönder kalbime.
Gözüm görmez olduğu an.
Bir aydınlık ver gözlerime.
Dilim seni söylemediği zaman,
Musallat kılınmış insana, ta baştan.
Kurtulmak mümkün değil ondan.
Yürütür insanı eğri-büğrü yoldan.
Nefs dedikleri, bir koca belâ imiş!
Taşa söz geçer, nefse geçmez.
Bu sevinç, bu neşe, bu coşku neden?
Sanki kara toprağa girmeyecek misin?
Ahiret günü Hak divanında,
Yaptıklarının hesabını vermeyecek misin?
Eğleniyorsun orda, burda, yabanda.
I - Yaşama Yeri Değil Bu Dünya.....
Yaşama yeri değil bu dünya,
Öyle olsa, tığ gibi,
Bir delikanlı,
Delirmezdi,
Kırk günlük çilem var.
Belki de daha fazla.
Koyu benliğim dayanır mı?
Bilmem.
Acılarıma acırım.
Kar altında yalnız kal.
Hatırımda çıkmıyor,
Özlediğim yerler,
Kâlbimde yer tutmuş,
Sevdiğim yerler.
Her yer cehennem bana,
Sesleniş 1
Tak saçına, bu çiçekleri sen tak,
Burcu burcu kokun gelsin uzaktan.
Bak gözlerimin, ta içine bak,
Oluk oluk yaşlar aksın yanaktan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!