Vedat Ali Kızıltepe
  Yine doldun içime,
Bir hüzün deryasında
Kulaçlar atmakta zavallı yürek.
Ne sen haklıydın ne ben kabahatli
Sorgulara tutuldu yine akıl…
Bugün İçim dışım hüzün…
Yok…
 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir  ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...  
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Devamını Oku
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...




kayıp eşyalar gibi dolaştım bugün..bir bulan olursa sevinir diye baktım gözlere..yazıkkk bu eksikliği tamamlayacak ruhlar dilsiz / kelimeler silik/ yürekler bulanık/ yaşamlar benim gibi hepten yitikmiş....nerden bilirdim...turladığım yollar sensizse anlamın anlamsızlaştığını...Vedat bey şiiriniz çok güzeldi...tebrikler...bende duyumsadığımı yazmaya çalıştım...selam,saygı ve sevgilerimle...
evet üzülmüşsünüz.. ..saygılar sunuyorum yeni güzel şiirlerinizi bekliyorum saygılar sunuyorum .perinur olgun
DOĞAL AKICI ŞİİR SUYUN AKŞI GİBİ YÜREYİNİZE SALIK
Yok aslında sonsuz acılar
İnfazı biteli zaman oldu
Yok isyan haykırış
Geçti yağmur bulutları ya;
Bugün;
Sıtma tutar gibi tuttu yoksunluğun…
Yok…
Tadım yok bugün…
sevgili yanınızda olmadığında ne yürek coşar ne kalem yazar ne gözler güler.
Hüzünlü bir şiir okuudm. Tadınızın her zaman var olmasını diliyor kaleminizi kutluyorum.
Saygılarımla
Bugün;
Sıtma tutar gibi tuttu yoksunluğun…
Yok…
Tadım yok bugün…
sonda bitiyor insan[[[teşekkürler sevgi ve saygıyla kalın
Yine doldun içime,
Bir hüzün deryasında
Kulaçlar atmakta zavallı yürek.
Ne sen haklıydın ne ben kabahatli
Sorgulara tutuldu yine akıl…
Bugün İçim dışım hüzün…
Yok…
Tadım yok bugün…
Hani bazen renkler matlaşır müthiş bir sıkıntı hakimdir havaya nefes almak istemezsiniz ve müthiş bir gürültü hakimdir zihninize tatsız bir ruh hali
ve bu durumu mükemmel anlatmışsınız bence kutlarım
Bir gün tadınız olur inşallah
yoksunluk...yalnızlık ifadesi ama daha derini...
boşlukta titremek gibi...soğuğun şiddetini hissedememek çünkü birebir yaşamak...
tebrikler Vedat Bey...çok güzel şiir..emeğe düşünceye sağlık...
Şairler sık sık yaşarlar, bu tadı yok günleri...Sanırım bu şiire noktayı koyunca tadınız gelmiştir. Güzeldi, tebrikler.
sevdadandır..aldırma..
Bu şiir ile ilgili 28 tane yorum bulunmakta