Gök yüzünde, yer yüzünde
Hasretinin kokusu sinmiş
Bu ayrılığın türküsüymüş
Bu hikaye el dilindeymiş
Söylene, söylene gelmiş
İçime hasret kokusu sinmiş
Ayrılığın izi gönülde
Vurur yüzüme tokatmış
Ayrılığın kokusu sinmiş
Ayrılık oku sinedeymiş
Vurur beni ömrüm boyunca
Acını hasretime salmış
Selam verilir camide
Gidişimi duyurur ele de,
Bilmem sen duyarmısın da
Ölüme koşan yürekmiş
Sessiz öteye taşınış
Bu salâdaki aşkı yaşayış
Duyarmısın bilmem elde
Sensizliği gönle işleyiş
Duyururmu sana salâda?
Gidişimi duyururmu serde
Ayrılık tenime işlemiş
Sensizlik kokusu sinmiş
Bu tabuta:
Tabutuma eller el vermiş
Son yolculuğumdaki arayış
Bu canın, son yolculukta
Cismini, hissini arayışta
Kayıt Tarihi : 25.10.2009 15:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
3. şiir kitabım Alişten esintilerden
![Alaaddin Uygun](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/10/25/tabuta-sinmis.jpg)
Vurur yüzüme tokatmış
KUTLARIM SİZİ SEVGİLİ ŞAİR.yuvasız kuş
Umutlarını yitirip tüketme dediler,
Umutlarımın çoktan tükendiğini bilemediler...
Hüzün döküp, dudak büzüp, gözyaşları döküp durma dediler,
Benim gözlerimden kan damladığını göremediler...
Her sabah doğan güneş yeni umutlar getirir dediler,
Ama benim gün'eşimin düştüğü yerden geldiğimi bilemediler...
Aşkını hayallerinle süsleyip düşlerine koy dediler,
Ama benim ecelin kollarında yaşadığımı bilemediler...
Güller dalında güzeldir onu orada sevgiyle sarman gerek dediler,
Neden benim sevgimle sardıkça yüreğime dikenlerin kanattığını göremediler...
Bundan sonra gönlünce yaşa, kuşlar gibi özgür ol dediler,
Neden benim kanadımın kolumun kırık olduğunu, özgürce uçup uçurduğumu göremediler...
Sevda dedikleri zor iş, öyle herkes sevemez, sevmek de yürek ister dediler,
Neden benim yüreğimi ortaya koyup sevdiğimi bilemediler...
Bu gidişin kokusu nereye siner... acısı nasıl diner... giden kimdir... kalan nasıl bir hiçtir bilinmez...
Ne geceden sonrası... ne de güneşten öncesi var... varlar hep var belki... ama siz yoksunuz...
Kimse göremez... o an gerçekte siz kimsiniz... Muamma...
Yüreğine sağlık üstat... Rabbim ne verirse hayırlısını versin... Başta bana olmak üzere, bizlere de buna dayanıp kabullenme gücü versin...
Saygılarımla...
Yüreğinize, kaleminize sağlık Alaaddin Uygun Bey. Kutlarım. Selam ve saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (47)