Dün gece yastığımın altından bir gökkuşağı çıktı,
yedinci rengi eksikti.
Yemeğe tuz diye ekledim,
şimdi tabağım şarkı söylüyor.
İstasyonda bir bavul gördüm,
içinden saat başı çığlık atan bir kar küresi çıktı,
elime aldım,
ama karlar dışarı döküldü,
bahçemdeki güller üşüdü.
Karton bir balta buldum pazardan,
Öğrendim ki geçmişi kesiyor.
Babamın çocukluğunu ikiye böldüm,
bir yarısı koşuyor,
diğeri oturmuş dondurma yiyor.
Bugün bir adam güneşi cebine koydu,
ama yolda düşürdü.
Şimdi herkesin gölgesi var,
ama kimse ışığı sevmiyor.
Bir şeyler yazıyorum sana,
ama buzdolabının üstünde unutuyorum.
Sen de okuma zaten.
Bahçemdeki gülleri alıp yatağımın altına koydum.
Gökkuşağı eksik bir daha eksik,
kar küresi suskun bir daha suskun.
Karton baltayla kesilen geçmişin parçalarını topluyorum
Bavulun fermuarını çektim;
içinden çıkan sessizlik,
bir tabut kadar ağırdı.
Kayıt Tarihi : 12.1.2025 14:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!