Yeni dini sistemler, hep bu sembolizmdi putlaşan algılar üzerindeki sekanslarla işlev eşecekti. Güncel yeni biçimleriyle; birbirine göre esnek hareket eden (sekansların) çalıştırılması üzerine, ittifakı olan yenisini oturtacaklardı. Yeninin kendisi putlaşacaktı. Peygamberler (sosyal ahlakçılar) bu tür kimi puttu olayları mücadele olarak eline alıp, put tanımlaması üzerinden, bunlarla savaşımını yapmıştırlar.
Böyle geçmişte toplum yaşamında hayati önemi olmuş bir toplumsal uygulama, zamanla yeni bir toplumsal uygulama ile eski olan gerileyerek, yeni olan, halkın tutumu şekline gelmiştir.
Bu tür uygulamalar üzerinde, dinler, neşvü nema buldu. Ve içerisinde zengin deneyimlerin çıkarıldığı bu alanlar insanlığın geniş müktesebatlarıdırlar da. Bu müktesebatlar alanı, o toplumların, kendi ortak devinim rezonans eksenleridirler. Bu alanların, ahlak kriterlerine dönüşebilmesi nedeni ilen de, insanlığa hitap edebilir bir argümanların, biçimlenişi olmaktadırlar.
İnsanların sosyal ve toplumsal gelişmeleri, araya zaman mekan bilinmezliği alırlar. Bu yüzden insanlar şimdi ile geçmişi arasında öyle fazla bir bağ kuramazdılar! Olsa olsa, geçmişte, şimdisi gibi idi! Tıpkı, şimdi bizlerin on bin yıl öncesine değin insanların bugünkü gibi aile yapılarının ve ahlak, günah kavramlarının olduğunu sandığımız gibi bir yanılgıdır!
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.