Yağmur buralara yağana kadar,
Senin olmayan gölgelere hiç sığınmadık.
Üşüyen ellerimizi
Issızlığın bir yüzünde harlayıp
Yaprağı diken olan bir ağacta yatırdık.
Masallardan sakınıp
Daldaki yılana,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.