Ahh Eylül.. Ahh benim hüzün aralığım
Nedendir bunca sevişim seni
Ruhumu çiseyle yıkadığın yağmurundan mı?
Yoksa efkâr yüzlü rüzgarından mı?
Bir sen anlarsın yaprak döken yanımı
Bir sen bilirsin içimden kopan ayrılığın sarısını
Hatırlasana, sen şahit oldun o Ekim fırtınasına
Sen şahittin bense sararan yaprak
Sen çiseydin bense ıslaklığına doyamayan toprak..
Ahh sonbahar.. Ahh benim zamansız savruluşum
Hangi şair yemedi ki ekmeğinden
Hangi aşığa açmadın ki kollarını
Seni sevişim bu yüzden
Yoksa kim ferahlatır bu yangını
Kim senin kadar güzel betimler bu karabasan ayrılığı?
Bilirsin, o da severdi seni
Bilhassa yağmur sonrasındaki kokunu
Bak, şimdi şehrim ev sahipliği yapıyor Eylül'e
Her şey yerli yerinde
Ilık yağmur, ağlamaklı bulutlar
Ha bir de o çok sevdiğin yeryüzü kokusu
Bir sen yoksun
Bir de mevsimlerden öte ellerin.
Ahh benim eylülüm.. Ahh benim dört mevsimim
Sen yoksun ya
Bu dönen saate dur diyeceğim
Ta ki gelene dek
Ta ki mahşere dek.
Kayıt Tarihi : 10.9.2014 09:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!