Günahın Şahı (TOKMAK-Yeni Nazım Önerisi)
Gün batımı yıldızlarla efkar yüklenip,
Vardığımda divanına gökler yer idi.
Bir hoş seda duyurmadın derde diklenip,
Ülger neden kızıl kaynar kavil bir idi.
Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Devamını Oku
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Şiir teknıklerı olarak cok yararlı oolluyor bızler cok teşeşkurler guzel yuregınıze salık efendım
selami
Mimarisi zengin bir inşaatın projesini sunmuşsunuz şiir mimarı dostum. Öylesi şaheserler siz değerli üstatlara yakışır. Her yiğit yoğurt yiyer.....Ciddi ciddi emsalsiz öneriler sunuyorsunuz hep nazım adına. İçten sevgi ve saygılar tam puanala
Bişey diyimmi hocam,siz böyle uğraşıp dururken biz burdan şair olup gidecekmiyiz bilmem.Her sefer yeni bir şiir tarzı belleyip duruyoruz.Liseyi bitireli tam 45 sene oldu,bu konuları gördükmüydü,sordukmuydu billahi hatırlamıyorum.Sanki yeni duyuyorum.Yine çok çok güzeldi şiiriniz.kutluyorum.tam puan ve de saygılar sunuyorum...............halilşakir
Ne zarlar atanlar vardı hayatı geleceğini harcayıp gittiler tüm faniler gibi onlarda.Fakat gittikleri istikamet meçhul akıbetleri karanlık.Şimdi ne düşeş atabilmekteler nede yek.Unutulmasınki bildiğimiz üzere bir Allah var o tek.
Allah bizleri karanlıklara düşmekten korsun inşallah hakkımızda hayırlısını versin.Nice kullar geldi geçti kimbilir yaşarken gurur kibirinden yanına varılmayan.Şimdi onlarda toprak oldular kimseyede kibir gurur yapacak halleri yok artık.Binlerce günahı haramı taşımaktansa hamal olup helali taşımak güzeldir.Değerli gönlü dostu Osman bey acizane bu şekilde yorumlamak geldi güzel şiirini bu defada.Yüreğine gönlüne sağlık değişik bir çalışma vede hakikatler manzumesi halinde kutlarım.Mevlam görelim neyler neylerse güzel eyler.
Allaha emanet olunuz saygı ile ümüt güngör
üstadın çok güzel kutluyorum,sevgi ve saygılar sunuyorum...
Her örneği başarıyla uygulayabilen usta kaleme tebrikler saygılar.
Kimden : Refika Doğan/Yeni Edebi Akım/Gülce (Bayan, 50)
Kime : Grup: Yeni Edebi Akim =Gülce
Tarih : 22.9.2008 01:43 (GMT +2:00)
Konu : Yn: Şair OSMAN ÖCAL ile TOKMAK ve AKROSTİK üzerine Özelden mesajlaşma
' Şairin kendini veya yakınlarını-dostlarını taşlamasına-hicvetmesine yeni edebi akımımızda 'TOKMAK' demiştik. Hece vezini ile yazılan bu tarz şiirde artan ya da azalan hece diziniyle söylemlerde doğrudan artar ya da azalır. Tokmakda, her kuplenin son mısrası gerek şekil gerekse söylem olarak bağımsız olabilmektedir. ' Bu kısa açıklamanın ardından sayın Osman Öcal’ ın şiirine yönelirsek;
1-) 8 + 5 = 13
8 + 5 = 13 hece vezniyle yazılmış
yük / lenip (a)
yer / idi (b)
dik / lenip (a)
bir / idi (b) .
…Zer / idi (b)
…Eridi (b)
…Pir / idi (b)
kökten kafiye düzeniyle dil’ e ne kadar önem verildiği ve bu konuda ki bilgi birikimi anlaşılıyor.
2-) 6 + 6 = 12
6 + 6 = 12 hece vezinli
ban / dığın (c)
serabı (d)
yan / dığın (c)
şarabı (d)
…baş / ın (c)
…gözyaş / ın (c)
…yoldaş / ın (c)
3-) 6 + 5 = 11
6 + 5 = 11 hece veziniyle yazılmış
duru su (d)
çağ / lar (e)
kurusu (d)
dağ / lar (e)
…öl / üdür (f)
…kül / üdür (f)
…gül / üdür (f)
4-) 5 + 5 = 10
5 + 5 = 10 hece veziniyle yazılmış
hile (g)
kara / lı (h)
zelzele (g)
yara / lı (h)
…der / in (ı)
…yer / in (ı)
…aferin (ı)
5-) 4 + 5 = 9
4 + 5 = 9 hece veziniyle yazılmış
Böylece çoktan aza doğru azalan bir söylem dizini..
san / ma (İ)
naçar (j)
aldan / ma (i)
uç / ar (j)
….. ah / -ı (k)
……şah / ı (k)
……silah / ı (k)
Kafiye düzeni ile serbestlerde de ses ve hece birliği sağlanmış.
Dostun dosta ihanetinin…Bir zaman altınken hüzüne dönüşen sevdanın…Sevginin fitne- fesata yenilgisiyle örselenen dostluk ilişkilerinin sorgulanarak yerilmesi konu ediliyor…Bir zamanlar “bir” iken ayrışarak oluşan ikiliğin sorgulanması..Çok anlamlı ve vurucu sözcüklerle gönderilen sitâyiş ve öğreti dolu söylemlerin sonunda tokmak; dostluğun bir sorumluluk.....Dostluk yükünün ağır olduğu ve her koşulda hamal gibi taşınması gereği… “dostun dosta silah dayayamayacağı gibi vurucu söylemleriyle noktalanıyor.
Şiir, baştan sona farklı söylem ve sözcük dizini ile anlamını derinleştirmiş. Şiiri okurken, günümüz insan ilişkileri ve dost-dostluk anlayışındaki derinliksiz yüzeysel yaklaşımlar göz önüne geliyor bir anda..Değerli kaleminize saygıyla, Osman ÖCAL beyefendi. Refika Doğan/Yeni Edebi Akım= Gülce
Emeğinize, yüreğinize sağlık abi.
Güzel bir çalışma olmuş.
Tebrik ve selamlarımla.
Kimden : MustafaCeylan/GÜLCE-Yeni Edebi Akım (Bay, 56)
Kime : Grup: Yeni Edebi Akim =Gülce
Tarih : 20.9.2008 04:48 (GMT +2:00)
Konu : Şair OSMAN ÖCAL ile TOKMAK ve AKROSTİK üzerine Özelden mesajlaşma
Şair Kardeşim Osman ÖCAL ile antoloji com da özelden mesajlaştık. Gerçi onun izni olmadan buraya-grubumuza mesajlaşmadaki (özel-şahsımıza ait cümleleri kısmen çıkarak) ÖNEMİNE binaen buraya alıyor, GRUBUMUZun bilgilerine saygı ile sunuyorum.
------
Günahın Şahı (TOKMAK)
Gün batımı yıldızlarla efkar yüklenip
Vardığımda divanına gökler yer idi
Bir hoş seda duyurmadın derde diklenip
Ülger neden kızıl kaynar kavil bir idi
Hüzün açtı kara sevda hani zer idi
Kaynayan sır damla damla düştü eridi
……………Aşka gözden aşı vuran elbet pir idi
*
Durulmuş sevdaydı buzlara bandığın
Çölü kurutunca üşüttün serabı
Hani ahdin vardı kim idi yandığın
Rotasız gemiyle uçurdun şarabı
Erdi mi göklere kaf dağında başın
Battığın denizi boğandır gözyaşın
……………Ölünür uğruna er olan yoldaşın
*
‘Ağır ağır akar’ derdim duru su
‘Zibili toplayan nahoşça çağlar’
Sen kolayı seçtin sevda kurusu
Buluta güvenip ağlamaz dağlar
Hazanın vurduğu bağlar ölüdür
Seherde savrulan aşkın külüdür
……………Bülbülün yandığı kendi gülüdür
*
Ismarlamaymış gülüşün hile
Faturadaki her harf karalı
Ar damarında büyük zelzele
Aşk namesini koymuş yaralı
Hak almaz düşün sarnıcı derin
Dost otağında bulunmaz yerin
……………İblis köleye çeker aferin
*
Vuslatî der uçarım sanma
Varsın ama kanatlar naçar
Zar atıp da yine aldanma
Viran kuşu virandan uçar
Hamal olan taşır her ah-ı
Tekrar vursan günahın şahı
…………....Dosta dönmez dostun silahı
19.09.2008
Osman Öcal
Hazan (AKROSTİK)
(H) azan inmiş yüzüne, bak geldiğin şu Hale
Ağlasın (A) k saçların, ay düşmez bu Ahvale
Zalimsin ey (Z) ülalim, yüreğin dingin, Ziyan
Avunma çare olmaz, (A) rtık gözünden Akan
Nasıl olacak dönmek mümkün mü ki (N) ihale
17.09.2008
Osman Öcal
****************************
Can Kardeşim Osman;
Aleykümselam!
Senin gibi kıymetli bir kalemi aramızda görmek bize güç verir, kuvvet verir.
Biz, şiirimizin o muhteşem tarihindeki KOŞMA, VARSAĞI, MANİ vb NAZIM TÜRLERİNİ bırakalım demiyoruz, hatta bozalım da demiyoruz. Elbette onlarla yazmaya da devam edeceğiz.
Ancak, neredeyse bir asra yaklaşmak üzere edebiyatımızda bir HAMLE olmadı.Bu durum kimi şairlerimizi, özellikle HECE tutkunu dostlarımızı yer yer kendini tekrara veya ünlü-tarihe mal olmuş aşık ve yazarlarımızın kafiye ve tanımlamalarına takılıp kalma noktasına getirmiştir. Oysa, zaman durmuyor, ülkemiz insanının artık %75-80 i şehirlere akın etti, kırsalı bırakıp, varoşları doldurdu. Ozanlık geleneğimiz usta-çırak ilişkisinin kopması ile, devletin de SSK vs desteği olmadığından çok dar bir alanda kaldı. Medya, kitle iletişim araçlarını ellerinde tutanlar, HECE ŞİİRİmize, yabansı yabansı bakar oldular. ŞİİRİ MİLLETLE, ŞİİRİ DÜNYA İLE KUCAKLAŞTIRMAK-BİR BAKIMA HECEYİ YENİDEN ŞAHA KALDIRMAK GEREĞİNİ duyduk. Belki, bu düşüncemiz bazılarınca yanlış anlaşılacak, suçlanacağız, karşı çıkanlar olacak, beğenmeyen, dudak bükenler olacak.
Hecede KARACOĞLAN-YUNUS-DADALOĞLU-KÖROĞLU-VEYSEL-NECİP FAZIL işte bu altın zincir zaten iz bıraka bıraka gelmiş günümüze kadar. Biz bu zincirin devamı olmalıyız. Onların kafiyeleri, şekil ve söylemlerini tekrardan başka bir şey yapamıyorsak, bir bakıma onları aşamıyorsak, o zirvelerin yamacına bile çıkamıyorsak, oturup düşünmemiz lazım,öyle değil mi?
Hani Mevlana der ya, YENİ ŞEYLER SÖYLEMEK ZAMANIDIR CANCAĞIZIM diye, işte bu çağrıyı duyduk, açtık bayrağı. Bu bayrak, milletimizin duygu fırtınasına bir araç-vasıta olursa ne mutlu. Olamazsa da, bu gökkubbe de biz de söyledik, ettik, yazdık deriz.
Osman Kardeşim;
AKROSTİK şiiriniz HARİKA olmuş.TOKMAK'ı bir kere okudum, defalarca gene okuyacağım tabi. Ancak size cevap vereyim diye, tekararen okumamı sonraya bırakıp,yazmaktayım size:
Ne yapmak istediğimizi sanırım anladınız. AKROSTİŞ' te mısra başlarında okunan mesaj-isim vb ni mısralardaki KELİMELERE sıralı bir dizilişle AKROSTİK' te SAKLAMAYA çalıştık.
TOKMAK ta ise;
Biliyorsunuz HECE şiirimiz başından sonuna kadar tek KALIP ve ölçü ile gitmekte.Madem ki bütün kalıplar bizim, bunları neden bir arada kullanacağımız bir şiir TÜRÜMÜZ olmasın ki dedik?
Birinci kıta:7
İkinci kıta:8
Üçüncü kıta:9
Dmrdüncü kıta:10
Beşinci kıta:11 hecelik kalıplarla da yazılabilir. İlk örneği verirken ben, biraz zor olsun da şairlerimiz üzerinde çalışsınlar diyerek de (bizim koşma-türkü ile batının sone'sini birleştirmeyi düşündüm)
Aslında,
Burada esas olan DENENMEMİŞİ DENEMEK. Yani, bir çok hece ölçü ve kalıbının düzgün ve ahenkli bir tarzda bir araya gelişiyle insanın kendisini veya en yakınlarını taşlamasıdır.
Saygıdeğer Kardeşim;
TOKMAK şiirinde asıl maksat, ifade ettiğimiz gibi insanın kendisini ve yakınlarını bir bakıma tokmakla dövmesidir, ders vermesi, taşlamasıdır. İğne batırmasıdır, eleştirmesidir.Şekil oarak TOKMAK' benzesin diye de ŞİİRİN GÖVDESİNDE hecenin büyükten küçüğe doğru bütün ölçü-kalıplarının kullanılmasını düşündük. Siz tokmağı tersine de tutabilirsiniz. Yani sapı elinizde de olabilir. Bu dudrumda küçükten büyüğe doğru da sıralarsınız.
Kafiye yapısı HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL. Kıtalardaki kafiye dizilişi KOŞMA olmuş, türkü olmuş, mani olmuş o da önemli değil. Önemli olan bir şiirde düzgün bir sıralanıştır.
Yani,
Tokmağı şöyle de sıralayabiliriz
-11hece kafiye a
-11 hece kafiye a
............................11 hece kafiye a
............................11 hece kafiye b
*
............................10 hece kafiye c
............................10 hece kafiye c
............................10 hece kafiye c
............................10 hece kafiye b
*
.............................9 hece kafiye d
.............................9 hece kafiye d
.............................9 hece kafiye d
.............................9 hece kafiye b
Böyle de gidebilir ya da bunun tersi, ama kıt'a nizamı - satır sisteminde DURAK lara dikkat etmek lazım tabi. 11'i 6+5=11 yaptıysak ya da 9 'u 5+4=9 yaptıysak bu düzeni de bozmamalı, müstakil bir şiirde nasıl özen gösteriyorsak burada da kıtalarımıza özen göstermeliyiz.
Yani can kardeşim; gelenksel hece şiirimize yeni nefes alanları ortaya koymaktır amacımız.
Aramıza hoş geldin safalar getirdin can kardeşim.
'..................................................'
Şiirinizi teknik yönden incelemekten içine giremedim. bir kaç defa okudum bu sebeple... Hem tekniğe uygun hem de bu kadar akıcı ve duygulu nasıl yazabiliyorsunuz? Bana da tebrik etmek ve tam puanınızı göndermek düşüyor.
Bu şiir ile ilgili 21 tane yorum bulunmakta