Suyun Susuzluğu - Garib Çoban

İmanın temeli ve en kuvvetli alameti, Allahü teâlâyı sevmek ve Allahü teâlânın sevmediklerini sevmemektir.
Kim yaratanın rahmetine kavuşmak ister.
Surete musibet, siyrete rahmet gelir bir kandildir maşuğun sarhoşluğu.
Çek kalemini onun defterinden denenlerden ol gönül.
Bela rüzgarına rastlayana Hızır arkadaş olur.
Ya rabbi beni niye affediyorsun diyenlerden eylemesin.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Muhabbet yeridir gönül, bu makam için benlik davasından geçmeli kendine ulaşman için.
Nefsin seni kabre geldiğinde sen kaybettin, kaybedensin, kafirsin dedirtmeyecek kadar bize aşk lazım.
Bu sürekli daralan dünyada, her birimizin diğerine ihtiyacı var.
Nerede olursa olsun birini aramalı gönül.
Ve o anda sesin ne kadar güçlü olduğunu algıladım.
Belki mükemmel an, birçok kez geldi.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Ve b/akmadık gönüller’e.
Belki kader bizi özlüyor bir garibin duasında.
Deniz ufka dokunduğunda.
Kalubelada dualarımdan alacağım bir cevap için seni seviyorum.
Yare yar olanın yari olur ehli beyt, Arif anlar Garib’in bu sözlerini.
Biraz dua, biraz sevgi, biraz düşünce, biraz samimiyet.
İnsan suretini süsledikleri ile yüreğindeki sır kadar Rahman’ın misafiridir kabirde.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Ahiretlik birkaç gönül dostu, çokça iyilik.
Herkese iyi gelir.
Ben sevgi(li)m gibi taşımıyorum gönlümde yari.
Ben yare yar olup, dualarımda aşk diye taşıyorum yari.
Vakitte iki garip gök ile yeşiller arasında uzanıyor.
Su akıp gidiyor ikisinin arasından.
Orada bedensiz duruyor bulutlar.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

An zamansız, insan uykuda.
Oysa, insan insanının gönlüne girmeden geçip gidiyor ömründen.
Bedenimizde insan olduğumuzu dair gönülden b/aşka bir ağırlık yok.
Yalnız biz duyabiliriz gönlün sahibinin sesini.
Onun her yere uzanmış bedeni su gibi.
Kimsenin kimseye soluğu duyulmasada.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

İlk gözyaşı damlasının şıpırtısı hep durur gönülde.
Ve bizimle konuşuyor önceki zamanların sesi.
Suda işitilen tek ses o Huu.
Oysa, ölü yılların üstünde bir avuç toprak.
Rüzgarın soluğunda kuşların zikir dili.
Ve bulutlar nehrin sesini dinledikçe kıskanır suyun aşkını.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Akan her bir damla damar damar tadını koruyor yaratılmışların.
Ve uzak gülüşlerin geçtiği yerde boş bir renk insan.
Seslerden bir damla, geçmiş ve gelecek bir tadı anlatıyor.
Leyleğin yuvasına götürdüğünü gördün mü?..
Vaktin tadını anlamak için kıskanmalı güneşin bir bitkinin tadına verdiğini.
Ölü seslerin sığındığı gölgelerde dalga dalga yalnızlık.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Bir deniz, güneş ve rüzgar koruyor soluğunu.
Eski albümlerdeki resme bakar gibi geri dönenler.
Göğün şöyle bir değdiği gibi şimşeğe.
Ve her nefeste geri dönen damla damla yine O.
Göğün gürlemesi ölü seslerin kırılması için yağmura uzanmış bir dua.
Yarın biri umutsuz gözyaşı dökerse sevgiye yazık olur.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Önce şafağa kadar gidip, kendini şems vaktine atanı bulmalı.
Biri var, bir acı gibi insanın içinde.
Onlarla yağmurda gitmek zor.
Hepsi alt üst olmuş, ürpermiş kendinden.
Oysa gece daha soğuk, uyuduklarında kabirlere benziyor sokaklar.
Her gövde dünyalık putlarına aşık yatağına sarılıyor.
Sonra bu da geçer.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Kaldırımlarda kimsesiz yaşamak yaratana olan güveni anlatıyor.
Hayatın duvarlarına yaslanmış bir garip.
Paçavra gibi giyinen suretler arasında.
Ve ihtiyara sinekler üşüşmüş.
Gerçeğin bir parçası hayat sokağının sahibi onlar.
Yoksulluk fakirliğe sırıtan yüzünü bir sakal gibi örtüyor.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.

Ve canlı bir nesneye benziyor ihtiyar.
Kimse farketmesede her şey gibi bir parçası hayat sokağının.
Kendi karanlığının içine gömülmüş insanlık.
Gene de ölüm gördü.
Sıdk makamına ermek istersen, Hz. Davut ile kurdun hikayesinden ders alki nimeti tamam olsun.
Muhabbet sevginin kalpteki ilk tercihidir.
İmtihanlar mutlak gelir mutlak gider.
Bize düşen; tedbir, dua ve sabırdır.
Teheccüt vakti müjdeci geldi artık bedenden kurtuluyorum.
(Y.ed - Hasbihallerim Albümü )