Suyun ateşe atılan mektupları - 4-

Aynada baktığımda gördüğüm yüz senin. Bu güzellik senden bana yansıyan aşk hali'm.

Çekilmiş kalem gibi kaşlarının içime işleyişi kurşun. Şahlanarak hükmettiğin k'aralıkta göz izlerin.

Zihnime işleyen her sözün, çekicin örse vurması.

Evrenin en karanlık en soğuk yanındayım, sen benim Güneş'e yolculuğum.

Beni karşında ahraz kılan üzerine titremelerim. Yangınına düşmüş tirek bir alevim.

Ben seni, Yusuf'un düştüğü kuyuda, Yakub'un gözlerinde, İbrahim'in düştüğü ateşte, Musa'nın yardığı kızılda, Ali'nin izinde gördüm.

Gerçeğin keskinliğiyle bilenirken kendime, dünyaya kördüm.

Kilitli kapıların ardında alaca karanlığı kuşandı kalbim.

Yusuf'suz Züleyha'yı, Züleyha'sız Yusuf'u düşündüm...

Aynada yüzüm yüzün, yaramda kanayan yara izlerin derin..

Son geceydi, yıldızlar kaydı sıra sıra, yastığıma yaslı başım bir tek huzur diledim.

Hüznün örsünde kalbim, kapadım gözlerimi derin uykuya... Belki de bir rüyaya açılacak kirpiklerim...

Ölürsem sana gömülecektim.

sude nur haylazca