Suyu çarpışana sakla |

aşk için
savaşmak gerekirse
savaştım
bir kaç bin gece

saniye dakika ve hafta hesaplarıyla
çok ediyor sonra
vakit kalmıyor
kitap okumalara

' benim için dön..yeter artık savaştığın'*

dedin döndüm işte
aşk içinde
elimde tüfekle
son hesap görüldü
öpmüştüm dudağından
koklamıştım renginden
öpmüştüm kirpiğinden

' senin için öldüm..gidiyorum '

demelerim zamanı
ılgın sürdüğün
beyaz göhsünle
koy beni yere
mümkünse saçımı düzelt
sakalıma el sür
bırak vurulduğum yerde
ölmüşüm şimdi
beni bekletme

' ne için öleceksen..zamanı gelince öl '

ah şu toprak
platoları
deniz kıyıları
bağları ve bahçesiyle
hakkını bırakmadığımız yangınımız
bir senin için
düşmedik mi üstüne
siperle kazıp
üç metre
gömmedik mi
davetsiz geldikleri yere

' namuslu gelseler soframızda bir kaşık eklerdik '

içimize hançer saplayıp
kini aklımıza getirdiler
unuttuklarımızı
yüzümüze sürüp
alın sizelerle
kendilerini öldürttüler

' zamanı gelince işte o yerde kurşun sıkacağız bir birimize '

orda olacağız
bekleyeceğiz
güzel sebeplerimiz var
ölmeyi isteyeceğimiz

sen toprak
sen aşk
sen onur
sığındığım kadar var
sığındığım kadar yar
çarpışana ver suyu
yaralarımı yıkama
vurulan çok su ister anla
suyu çarpışana
suyu çarpışana

' dört mevsim kurduk şu topraklarda.. uşaklara yok bir karışı..asla '

seni düşünürken gülüm
memlekete ihanet gibi düşünmek zulüm
çağırdığın için üzgünlüğüm
suyu çarpışana
bir damlası çatlamış dudağıma

suyu çarpışana
tayınla harmanla
cıktık yola turnalarla
haydi gülüm beni uğurla
çok işin var daha
durma
suyu çarpışana sakla

16 10 2004

*Bir filmden alıntı