Suya gem vurulmaz, balçıkla sıvanmaz güneş,
Binlerce güvercin ikbale kanat çırparken,
İbrahim’i korkutmaz kinle yakılan ateş.
Ölüm bile vız gelir, kalpler aşkla çarparken;
Bilmezler ki Yusuf’un damdan hoşlandığını,
Mahzenlerde yeni bir fecre başlandığını.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,