Bakışların bir çala Türkistan’ı andırır
Gözlerin “beyaz zambak” gibi narin ve ürkek
Ah Süveyda! Efsanen tarihi kıskandırır
Fakat bugün ayrılığından bahsetmem gerek
Bakışların bir çala Türkistan’ı andırır
Saçları sabahları Kerkük kokan bir kadın
Sahipsizliğine ağlar bir Türkmen dağında
Kaç zamandır bilmem ki Kırım kadar ağladın?
Yalnız başına söyle simsiyah otağında
Saçları sabahları Kerkük kokan bir kadın
Süveyda,Urumçi’de mavi renkli bir çiçek
Bosna’da kefene bürünmüş beyaz bir zambak
Günlerimiz hep böyle acıyla mı geçecek?
Tanrı dağları neden ki İstanbul’a çok uzak?
Süveyda,Urumçi’de mavi renkli bir çiçek
Nice demdir garip bir haldedir bütün anayurt
Kürşad’ın son sözünü duymuşmuydun Süveyda?
Her gece karanlıkta ağıt yakar bir bozkurt
Ağlarken hiç şiir okumuşmuydun Süveyda?
Nice demdir garip bir haldedir bütün anayurt
Bu sevda,Süveyda, Çin sarayının önünde
Hüzünlü bir balkan türküsü okumaktır
Ümitlerimize sed çekildiği bir günde
Türkistan’da ölse de Musul’da yaşamaktır
Bu sevda,Süveyda, Çin sarayının önünde
Hazar kıyılarında küskün gezer bulutlar
Seni arar bu limanda bembeyaz bir gemi
Gelmesen de asra bedeldir bütün umutlar
Asya bozkırlarından geri getir ülkemi
Hazar kıyılarında küskün gezer bulutlar
Tatar dağlarında rüzgarların bestesine
Bir nağme katıyordu Kosova’nın kuşları
Günebakan çiçekleri dönerlerdi sesine
Şimdi gök kubbeyi doldurur ağlayışları
Tatar dağlarında rüzgarların bestesine
Süveyda, Malazgirt ovasının mavi gülü
Bütün sevda şarkılarımın bamtelisin
Kalbim başkalarına ezelinden sürgülü
Gelmelisin Süveyda artık gelmelisin
Süveyda, Malazgirt ovasının mavi gülü
Kayıt Tarihi : 10.1.2014 14:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)