Hayat ağacını bahçemize diktiğin gün
Yıldız yağıyordu toprağımıza
Sen melek kanatlarından taç yaparken başına
Bende seni seyrediyordum, Süveyda
Sanki Hızır gelmişti has bahçemize
Sanki baharın kızları,
Kader salıncağını kurdular hanemize
Sen gülerken Süveyda
Bende felekler çarkının kıskacından kaçıyordum
Zaman aleyhte akıp, tüketirken her faniyi
Ölümsüzlüğün sırrının sende olduğuna inanıyordum
Geceleri kıskandıracak simsiyah gözlerinde
Serendipler ülkesinin gömülü hazinelerini buldum
Varlığın benim en zehirli afyonum oldu
Ne olur Süveyda
Cennet ırmaklarından sula hayat ağacını
Mesih nefesli bahar türküleri söyle kulağına
Yoksa içimdeki öksüz çocuk hiç susmayacak
Değil mi ki sevdası olmayan yetim
Başı dik darağacına yürümeyenden daha vahim
Ben korkuyorum Süveyda
Hissiz yağan yağmurdan
Sabahı olmayacak geceden
Kimliğini kaybetmiş bu köhne şehirden, korkuyorum,
Ne olur gidelim buralardan Süveyda
Burada vefa yok
Burada dostluk ateş pahası
Ne toprak sarıyor kollarına
Ne de kader güzel bir sayfa açıyor bahtsızlığıma
Hâsılı
Usandım
Rüyalarımın kâbus olacağından korkuyorum
Hayat ağacında kendimi astığım gün
Onu diktiğine pişman olur musun?
Süveyda…
Kayıt Tarihi : 25.3.2021 12:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!