Aslında hiç kimse gibi yalnızlığı yaşamak istemiyordum. Ama tam da merkezinde idim bir türbülans sarsıntısı içindeydim. Kollarımı açmış, çaresizliğimi beden dili ile anlatmak istiyordum. Ki birçok beden dili ile bunu anlatanla karşılaştım. Asıl üzüldüğüm seni gerçekten sevdim dediğim de, bu beden dilini kullanıyordu. Oysa bana her zaman sen benim kalabalıklığımsın diyordu. Ki bu yaptığı ve söylediği de yalanmış…
Ne garip değil mi, doğruların içinde kalamadığımızışimdi beden dili ile anlatmak bana düşecek…
Sanki tüm zamanları yalanla yaşamışız yaşamışız gibi hissetmeye başladım, kendimi de…
Oysa nasıl demişti ki yazma heveslisi, o bakışın olmasaydı, kimbilir ben ne zaman ölürdüm…
Kendiliğimden bu soruyu cevaplamak döküldü içimden.
Bakışlarına o an ölürüm ama oysa ben bakışlarınla yaşamak isterdim…
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta