Sustun,
Sustum,
Susturuldum...
Bütün kelimeleri,
Bütün sözlükleri yutkunarak
Sözcük yığınları okyanusunda
Lal olmuş bir dilin naçarlığında sustum.
Sanki hiç dökülmedi dilimizden
bulutsuz sözcük yağmurları,
Tutulmadık cümlelerin sağanağına,
Karışmadık seslerin kulaktan kalbe uzanan kanat çırpışlarına.
Sustum
Susturuldum...
Boğazıma gelip dışarı çıkamayan
sözcüklerin acı zehri
Dilimde binlerce parçalık cam kırığı sözcük parçası,
Ruhumda sensizliğin hükmettiği
sonu gelmez özlemin can kırığı parçası
Ve kırıklar arasında kalmış ben.
Ağzımda binlerce cam kırığı ile susuyorum,
Ruhumda can kırıklıkları ile özlüyorum.
Sustum,
Susturuldum...
Varmıyor hiçbir cümlem sana,
Bir bir vurulup düşüyor
her kelimem senin sokaklarında,
Senin pencerelerinde,
Senin sağırlık bulaşmış duvarlarında.
Susuyor ve sessiz bir ölüme gömülüyorum.
Susuyor ve özlüyorum
Sustukça daha çok özlüyorum...
Özledikçe de suskunluğun uçurumlarından
yalnızlık olup üşüyorum, çığlık olup düşüyorum...
Kayıt Tarihi : 29.8.2022 16:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ne kadar güzel anlarmışsınız
En acısıda susarak sevmek değilimdir zaten?susanda susturulanda mutlu değil..
TÜM YORUMLAR (1)