Sustuğunda - Kıyamet Kopar Gibi -

Muhammet Mahmut Eski
352

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sustuğunda - Kıyamet Kopar Gibi -

Sustuğunda son dalga çarptı kıyıya
Son rüzgâr kurtardı kendini bulutların elinden
Ezildi ulu dağlar gök kubbenin altında
Son sesini duydu kulaklar
Son sözünü söyledi dudak
Bir beden saldı kendini boşluğa
Herşey o kadar normaldi ki
Kimse olmadığı için kimse olana hiç birşey ifade etmedi bu
Kan aktı, üç beş gözyaşı eşlik etti ona
Kuru toprak sahiplendi onları
Bir çiçek filizlendi oracıkta
Büyüdü büyüdü erguvan oldu
Ve her yaprağında yorgun bir aşkın ter kokusu hissedildi

Gökçebey 02.01.2009 00.24

Muhammet Mahmut Eski
Kayıt Tarihi : 2.1.2009 18:18:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nazife Görgün
    Nazife Görgün

    Değişik ifadeler gizem yüklü dizeleri yazan yüreği tebrik ediyorum
    sevgiler hiç tükenmesin:)))

    Cevap Yaz
  • İbrahim Hakkı Gündoğdu
    İbrahim Hakkı Gündoğdu

    Hoş bir duyğu, güzel bir yol . Şiiri bilenlerle dertleşmek insana haz veriyor. tebrikler..

    Cevap Yaz
  • Nazlı Muhip
    Nazlı Muhip

    ne zor aşk kırgını bir erkekle dertleşmek
    ne söylesen uzağında kalıyorsun
    sussan
    kendi suskunluğunun suları altında boğuluyorsun...
    bu güzel şiiriniz bana bu dizeleri anımsattı..
    tebrikler dost kalem..
    tam puanımla listemde..

    Cevap Yaz
  • Fatma Hatun Esen
    Fatma Hatun Esen

    Yüreğime dokundu dizeler , anlatım şahane . Bravo diyerek alkışlıyorum şiirinizi ve kutluyorum bu dizeleri besleyen yüreğinizi Saygıyla Fatma Hatun Esen

    Cevap Yaz
  • Nafi Çelik
    Nafi Çelik

    Mükemmel bir şiir.
    Hüzün dolu...
    Yürek yakan cinsinden.
    Şiir anlam derinliğiyle bir harika.
    Tam gönül puanlarmla Ant. listeme aldım.
    Selam ve sevgilerimle ben de, aşağıdaki şiirimi sevgili şair Muhammet Mahmut Eski'nin yorumlarına sunarak sayfama davet ediyorum:



    Mehmedin Mektubu

    Bugün yalnızlığıma ağladım
    Sarı başakların sallanışı girdi düşüme
    Çoban ateşlerinde ısındım
    Yemyeşil gözlerini sundu badem ağaçları
    Kiraz dalları okşadı saçlarımı
    Ellerimi Ak Çeşme'de yudum
    Toroslar üstüme yıkılmadı

    Kar yağdı Yaylacığın eteklerine
    Sığırcık kuşları arabama çarpmadı
    Badem gözlerinde eridi kötülükler
    Üşümedim
    Sen girdin düşlerime
    Temmuz sıcağı indi yüreğime
    Bu yüzden serin bakışlarım

    Aktütün'de utkulandım yeniden
    Bu türkü Mehmedin Türküsü
    Bu mektup benim mektubum
    Titremiyor parmaktlarım
    Memleket havaları cep radyomdaki
    Senin işlediğin oya gökyüzü
    Bugün yalnızlığıma ağlamadım

    Çantamdaki peksimet kaskatı değil
    Bir başka tatlı sonbaharın gelişi
    Onbaşı Salih'in mektubu ağıtsız
    Bir kızı olmuş gözleri seninki gibi
    Kaderi besbelli
    Gökyüzü kadar teselliymiş bakışları
    Koray'ım kadar sıcakmış elleri

    Bugün yalnızlığıma ağlamadım bir tanem
    Salih, Hac'ali
    Ve ben ve biz
    Hepimiz
    Kurtuluş türküleri söyledik
    Kimbilir belki de
    Belki de yakında çıkar geliriz

    Ak Çeşme soğutur dudaklarımızı
    Çoban ateşleri her yerde
    Işıl ışıl olur da köyüm
    Yaylacığa ulaşır türkülerimiz
    Umudunu kesme sevgilim umut biziz
    Ellerimiz tetikte
    Ellerimiz bir yaman sevdanın ellerinde

    Fazla bir isteğim yok sizlerden
    Biz vatanı severek bekleriz
    Ellerimiz tetikte yüreğimiz sizde
    Biliyorsunuz işte düşlerimizde bile
    Hem Vatanı
    Hem sizleri
    Bekleriz

    Nafi Çelik


    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Muhammet Mahmut Eski