Susmak mı lazım Şiiri - Erdem Bağcı

bilmiyorum bilemedim de...
öğrenemedim de....
sorsan herkes haklı....
cefakar haklı..
vefakar haklı...
isyankar haklı....
arsız haklı hırsız haklı....
yalancı dolandırıcı haklı...
peki haksız olan kim....
sen mi ben mi o mu....
peki kim...
doğrunun olmadığı kesin...
olsaydı dokuz köyden kovmazlardı...
tutup hapse koymazlardı...
en önemlisi dışlamazlardı....
iftira atıp suçlamazlardı....
kanmazdı kandırılmazdı...
yalana yalancıya inanmazdı...
ezilmez büzülmez düzülmezdi...
hakim karşısında el pençe divan durup....
gelin gibi süzülmezdi....
suçu ne dürüst olmak...
doğru olmak...
konuştuğunun altında ezilmek....
beceremezdi istese de...
onlar gibi olmayı...
insan tabiatına islam fıtratına....
aykırı olmayı....
nadide bir çiçektiler...
azaldı çok azaldı bu tipler...
tükenmeye yüz tuttu şu günlerde...
göremez olduk her yerde....
laf olsun torba dolsun demezler....
hak hukuk haram yemezler...
gözünü kaçırır sözünü tartar....
her hali sanırsın kantar....
edep haya dustur....
hepsi ondadır....
geri kafalı eski zamandadır...
hapsolmuş camekandadır...
hürdür ama değil...
özgürdür ama değil...
her şey hemen hemen her şey....
yassak kardeşim...yassak....
ona yassak....
helal dairesinden dışarısı....
her şeyin aşırısı....
yasalar kanunlar....
birde el alem ne der...
kem gözler sahte yüzler...
görgüsüzler...
sarmışlar duvar gibi...
her yanında örümcek ağları....
ileri gitme çukur....
adımını atma çamur....
konuşamaz konuşturmazlar....
savunma hakkı da tanımazlar...
yargısız infaz sorgusuz infaz...
ne olduğunu ne olacağını...
neyle suçlandığını...
niçin dışlandığını bile anlayamazsın....
yoktur çünkü senin lugatında....
yerin yalnızca hak katında....
havale edersin hep....
bırakırsın ilahi adalete...
mahkeme i kübraya....
bu dünyada yoktur zaten....
bakabilecek bu davaya....
susarsın içine atarsın...
susmak belki de en iyisi....
konuşan neresinden konuşuyoki....
sanma sakın ağızından....
kelimeler dökülsede dudaklarından....
dedim gitti misali....
dün dündür emsali....
birazcık eğiksen....
şovunu da güzel yapıyorsan...
nabza göre ver şerbeti....
sövsen de alkış....
dövsen de alkış....
vaadler sıralı....
böyle demek ki bu işin kuralı...
ver çoşkuyu çalsın sazlar...
oynasın kazlar....
ezilmek yok büzülmek yok...
tutmak yok yapmak yok....
hep hallederiz...
acelen ne...
iyi ki dedik....
tamam söyledik...
söyledikte yapacağız demedik....
icraat isteme benden....
vaat ne kadar istersen vereyim...
hadi uza da göreyim...
zaten hoşlanmadım senden....
atın dışarı hergeleyi...
karıştırıyor mahalleyi...
biraz kötek anlamazsa kodes...
aklı başına gelsin de....
iki de bir demesin lades...
yeni dünya düzeni...
burada sana yer yok....
günde yetmiş deynek...
ötesi yok....
ölmeyecek kadar yemek...
bu zamanda hak aramak demek....
suçunu açık açık söylemek....
kimin haddine...
bre edepsiz gel kendine...
mazlumu çağırın....
başımın ağrısı kalktı...
manyak mı ne...
birde karşıma çıktı....
olay bundan ibaret...
ister şaş ister hayret et...
istersen uslu uslu seyret....
dokunma yaşarsın....
dokunursan haddini aşarsın...
ne uyabilirsin nede uyuyabilirsin...
ben uyamadım....
ne demiş mevlana....
edepsiz edepliyi bastırır....
daha olmazsa astırır....