Gecenin, kendisini, sabahın ilk anlarına attığı zaman…
Karanlık kendi kendini yırtıyor, sahipsiz düşlerin başıboş çemberlerde döndüğü zamanın ilk pırıltılarını karşılayan güneşe yorgun gözlerim, artık hüzünden çıkmak üzere…
Geceye kendi kendine yorulmuş bakışlarımın ardına donuklaşan düşüncelerimin artık sahipsiz düşlere düştüğü zaman…
Uzaklaşan bir müzik, “ben yoruldum” cümlesine eklenen, diğer anlatımlarla, sanki eşlik ediyor demenin, dışında yarılıyor yüreğim…
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman