SuSKuNLuĞuMuN CoĞRaFYaSı II.

Her şey olması gerektiği gibiydi işte,
Koca koca binalar sarışın denizimden bir damla bırakmamıştı.
İki kere ikinin hep dört etmekteki inadı
Şüphelendirmiyordu kimseyi ve kesinlikle
Güzelliğiydi Pamuk Prensesin
Üvey annesiyle arasını açan,
Kül Kedisi baloda saray muhafızına değil de
Prense aşık olacaktı elbette
Bütün bunlar olağandı
Olağandı; ama
Ben hala parmaklarımı sayıyorum çaktırmadan
İki kere iki belki...

Ne diyordum? ... ha, tamam, sarışın denizimin
Kuruduğundan söz ediyordum
Koca koca binalardan ve karıncalardan tabii
Size bir şey daha söyleyeyim, ben bu kenti
Aslında ben bu kenti çocukken de hiç sevmezdim
Ağaç posterleriyle gölgelenen
Kaldırımlarında konserve insanlar yürüyen
Otobüsleri “Göğe Bakma Durağı”ndan geçmeyen başkent
Eh ne fark eder bu da olağan

Hem siz aldırmayın bana
Çok istiyorsanız kendiniz gidin baloya
Açıkçası o salak prensle evlenmeye hiç niyetim yok
Git başımdan peri kızı, uykumu kaçırma