Burası suskunlar kahvesi
Sakinlerinin ağzı var dili yok
Eleştirel düşünceden eser yok
Kimse ‘’neden’’ sorusunu sormaz
Bilginin doğruluğu ilgilendirmez onları
Sadece kahvenin delisinin sözü dinlenir.
Delinin söylediği her söz
Doğru kabul edilir
Burası suskunlar kahvesi
Sakinleri sabahtan akşama
Televizyonun karşısında
Dizi dizi sıralanıp sandalyelere
Dizileri izlerler.
Biri biter diğeri başlar.
Dizilerin isimleriyle günler bilinir
Burası suskunlar kahvesi
Burada kitaplar tozlu raflarda
Kaderlerine terkedilmişdir.
Kaç zamandır açılmamıştır.
Bir kitabın kapağı
Çok zaman geçmiştir üzerinden
Bir kitabın sayfası okunalı
Burası suskunlar kahvesi
Rengarenk fayanslar döşenir
Tahtadan ıstakalara
Oturulmaya görsün oyun masasına
Saatlerce başından kalkılmaz.
Elli iki kağıtları elden ele dolaşır.
Pişti, poker,pis yedili,papaz kaçtı
Elli iki kağıtlarıyla oynanabilecek
Bütün oyunlar bilinir ve oynanır.
Burası suskunlar kahvesi
Evlerinden çok buradadırlar
Bu semtin erkekleri
Yaşını doldurmamış erkek çocukları
Doldururlar kahveyi
Tıpkı babaları gibi
Sabahtan akşama kadar
Sıkılmadan otururlar.
Burası suskunlar kahvesi
Sakinleri miskinleşmiştir.
Paslanmıştır zihinleri
Kim bu ortama girse
En çok beş günde
Suskunlar kahvesi sakinleri gibi
Düşünmezler,
‘’Neden’’ sorusunu sormazlar
Kahve’nin delisine inanırlar.
Kayıt Tarihi : 23.2.2012 00:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu dizeler zamanı boşa harcayan kahveden çıkmayan kültürü körelten insanları gördükten sonra yazılmıştır.

TÜM YORUMLAR (1)