Suskun Karanlıklar Şiiri - Savaş Barha

Savaş Barha
482

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Suskun Karanlıklar

Saydım, dört duvar bu dünya.

Tavanı var, adı gök, kendi kapkara.

Kan damlıyor gökten,
gözlerimizden,
bülbülün göğsünden
gülün gül yüzüne, yaprağına, kalbine.

Kana bulanıyor
gülistanın en güzeli,
vişne renkli akşamüstleri.

Uçsuz bucaksız hayalimin
kıyısında oturmuş, ahlıyorum.
Gözümden kan akıyor,
belli büyük bir fırtına kopacak.

Deli taylar sarıyor etrafımı.
Bu ne biçim bir kargaşa?

Fırtına şiddetleniyor,
belli sağanak bir yağmur yağacak.

Yağmurla çamura bulanacak
kederli kurak topraklarımız,
her yeri nasırlı, her yeri ahlı.

Hava gitgide ağırlaşıyor.
Güneş, güne veda ediyor.

Karanlığa merhaba.
Merhaba ey karanlık!
Sende saklı gözyaşlarım,
sende saklı haykırışlarım,
sende saklı isyanlarım, umutlarım,
kana bulanmış yumruklarım, sende saklı.

Senle benim sırrımdır,
duvarları yumruklayışım,
ellerimi kırmızı güle çevirişim.

Merhaba karanlık,
vişne renkli akşamüstünde
yârin dilinden bir kudret-i mücevher döküldü.

Yedi diyar dolandım.
Yedi göğe tırmandım.
Yedi nehirde yıkandım.
Yedi fani ömür tükettim.
Yedi bedende durulandım.

Göğsümü kelebeklere yuva yaptım.
Umut oldum, büyüdüm de büyüdüm.

Düşlere düştüm.
Düşlere düştüm.
Düşlere düştüm.

Merhaba karanlık.
Merhaba kara bahtım.

Savaş Barha
Kayıt Tarihi : 8.10.2020 23:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Savaş Barha