sen gidince kırılır lale
incinir yürek
susar cümbüşler her bir renkte
alemin eteklerine ziller döşenir
uyur gece
gündüz kıvranır bellerinde
sen belirince o maviyadan
ney susar
gün batar
ağlar yanlışlar
gönül konuş ama susar!
ellerim ellerini yıkar da
bir gece vakti
adına zıt kavramlar gözlerinde parlar
sen güneşimizi kırıyorsun gözlerinle
yönümü kıblenden ayırıyorsun zorla!
ağlamayı bin yıl önce bırakmışım ben
bir dilin zehrini yıkıyorsun yüreğime
anlamadığın
çoğuna dert olan
bana armağandır!
bin çabayla
yanlışlara salıyorsun her sözü
kırıldığın yerler yine biziz hatırla!
hükümlerini gecelere yakıyorsun
vurduğun yerler
gönlümüzü kapsar olduğunu hatırla ama.
yaprak değilim ey şeker
bir gövdeye yetmedi elim ey zehir
bir insan doğasından bir haber elin
sözlerindeki kasırgalara elbet direnirim
çünkü aşkla bağlandığım yer yine sensin.
ama susmamı isteyen dillerine
boyun eğme değilde
saygımdan eğilirim.
göze alınan bir seste
yine seni dillere derman eder de
ses etmem.
severim.
Kayıt Tarihi : 1.10.2015 02:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
korkmanın ve susmanın alemi ne ise artık kullana bilirsin. insana istediği umutsuzluğu vermek bize göre değil. inandığımız şeyler var ki olmalı insan için hem ölmeye hem yaşamaya değer.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!