Susalya ile Susami Şiiri - Hayrettin Taylan

muthişe bir bumerang....susma lalindesin...

geçmişin gerdanlığını giyen ünlem şehrimden mimlerim mumyalanır sana
abbaralarının unutulmazlarında ımızganmış bir içsel uranyum zengini acılarım
Sus- ve süslendiğin aynaların ustasından ders almış yeni halime taran
sancıl bir insancıl ermelerinde gelmene ermişlik eden bir hülya kavisiyim
talkını okuyan azınlık bir bülbülün gagasında kaldı ilk sözün
senli bir kent kurdum Dara’nın tanrı yıkamaz şehrinden daha kadim
surunu üfleyen bütün öfkelerin savlamaları beyninde zül olmuş
Sus-
biraz kendine yazıl

apaçık sevgilere göveriyor gözlerim,
arkaik bir gitmenin acısında canlanıyor sözlerin
damıtılmış her hissimde varsın ama gözlerin bensiz kıblelere kıyam
kurşuni bir kızıllık kapkara hasımlarına zamlanıyor
gitmelerimden vuruyorsun
kavrulmuş, unutulmuş bir yanım durur senli
ayrılığın temellerini ören arzuların azazili senden yana çalgıcı
Taş olursun.
Sus-
nur leçeklerinde ben karası gözlerinin baktığı her yer hazan
yapmasaydın deme
Taş olursun.
Sus-
Faili meçhul kayıp gecenin yecücüclerinden olmak tek suçum
Anter tufanında Musa’ile gönlümdeki sen ile esiliyorum

sevgisiz kuma gibi duruyor ayrılık kalbimde
mağrur umutların bentleri yüceliyor sensizlik kentime
imkansız deme
Taş olursun
Sus-

kalbinin kutuplarında çürüyor buzul kavuşmalarım
sakındığım her özlem sahilinden senli bir yelken açılıyor
sinmiş öykülerin ve gitmelere binmiş gözyaşların sularıma karışıyor
Sus-
bu sudur,durmasını bilmez ki
Sus-
minvalden lal umutlar beslediğim son yıldızın ışığındadır umudum

Sus-

kaç dilden kaç gönülden seslendim sana gelmen için
sus
taş olursun
yar olursun bana…