Alnımdaki kırışıklardan sana bitmeyen yollar yapmak isterdim,
Ama görüyorsun, herkes nasıl da otoban birbirine.
Ben; dar bir sokağın çıkmazıyım,
Satırlarım yara bere.
Çok arabesk şarkılarda boğulmuşken acıyla,
Her konuya uygun bir ayet bulamayışımı bağışla.
Siyasiler demode, bıyıklar aynı marka.
Gülümsemek samimiyetin uzağından teğet,
Her şeyden en az bir defa kaybetmekle övünüyorum, affet.
Şimdi ben sigarayı bıraktım, tekel üzülsün ne güzel
Gitmek bile güzel sen söyleyince, devlet bile güzel.
Bak, devlet bile diyorum bilirsin benim ideolojik saplantılarımı.
Ve öldüklerimin içinden bir sen sağ kaldın dur şimdi,
Gitmenin sırası değil,
Gitmek sosyalist bir devrim.
Benden gitme sırası değil,
Bir Allah bilir sıraları.
Tabi o zamanlar paramız yoktu sevgilim,
Denize gitti sanılsın diye güneşte beklerdik ne sandın
Uyduruk magazin haberlerinden kara parçaları sığardı bizim eve
Malum tek göz oda, deniz sığmazdı kolay değil bilirsin.
Ben şimdi sana sürrealist saçmalıklardan bahsetsem,
Sen bana gerçeküstüsün demezsin,
Delirmiş bu herif dersin.
Sen şimdi bana Boko Haram'da katliam var desen sevgilim
Ondan da ben bir bok anlamam.
Aklım, eskiyen insanlar harabesi
İçim, ağlamayı bilmeyen bir çocuk.
Ben; bütün vücuduyla gözlerine direnen yorgun bir köle.
Sen; en güzel yerinde uyuyup kaldığım garip enstantane.
Biz;
bugün fazlayız kuzum.
Dün lazım olduğumuz yerlere.
Kayıt Tarihi : 7.8.2017 18:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!