Yakın tarihte bu bölgede yaşanan gerçeklere bakarak bunu anlamak mümkün.
İlk önce son günlerde sık sık hatırlattığım bir sözü yeniden bu yazının içine de bir tablo gibi asmak istiyorum.
Önümüzdeki günlerde bu sözün ne anlama geldiğini herkes çok iyi anlamak zorunda kalacak.
Bize saldırmak isteyen azgın batı çetesinin Ortadoğu bölgesinde dost görünümlü düşmanları, düşman görünümlü dostları var.
Günü geldiğinde birileri birilerini satacak.
Yüz yıl önce ki tecrübeler ve 1991 yılında Irak'ın Amerika tarafından işgal edildiğinde bunu gördük.
Önce Saddam Kuveyt'i işgal etmesi için kışkırtıldı. Bölgenin güçlü ülkesi sensin devrim muhafızların var falan.
Sonra Saddam Kuveyt'i işgal etti.
Sonra sahtekar Amerika Kuveyt'e yardım elini uzattı sizi kurtarabiliriz adı altında Irak'a girmenin bahanesini dost görünümlü düşmanları ve düşman görünümlü dostları sayesinde tereyağından kıl çeker gibi Irak işgal edildi.
Saddam'ı kimse savunmadı.
Bunu neden anlattım?
Bu azgın ve yalan din adına yüz yıl önce ki Anadolu'yu parçalama ve Anadolu'dan toprak koparma hayali hazırlığı içinde olanlar Mustafa Kemal Atatürk ve Türk ulusunun direnişi sonrası kaybetmiş yalnız kinlerini bugünlere saklamış ve büyütmüş bir şekilde Atatürk sonrası içimizden mandacı zihniyetleri satın almak yoluyla bu din adına terörü Türkiye Cumhuriyeti sayesinde koruyarak bugünlere gelmiştir.
İran sonrası hedefte biz varız.
Asıl hedef her zaman Türkler ve Anadolu olmuştur.
Çünkü dünyanın bakir bütün doğal kaynakları Türklerin yaşadığı Anadolu gibi jeopolitik ve stratejik öneme sahip toprakların bize ait olması bu azgınlığı her zaman çıldırtmıştır.
Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman zamanında halifeliğin bu topraklara getirildiği günden bugüne bu topraklar da kan ve savaş durmuyor.
Dini kullanarak ve sözde dini bahane ederek bu değerli toprakları batı çetesi ele geçirmek için her türlü hileyi kullanıyor.
Gelelim bugün ki Suriye de düşülen tuzağın ne olduğuna.
İlk tuzak nato ile gerçekleşti.
Sonrasında askeri darbeler peşpeşe geldi.
.
24 Ocak kararları sonrası tanklar yerine bankaları kullanarak özelleştirme talanı ile ekonomik tam bağımsızlığı hedef aldılar yerli tüm taşeronları ile yasal kılıf hırsızlığı yapıldı.
Son yirmi iki yılda ise son proje iktidar hem Cumhuriyet'in tüm birikimlerini satması ve Suriye de tuzağa bizi düşürmesi için bop eşbaşkanı yapıldı.
Projenin ülkemiz dahil 22 ülkenin sınırları değişecek Amerikan dış işleri bakanının ifadesi olduğu halde 22 yıldır üllemizi bu projenin eşbaşkanı hala her türlü hukuksuzluk ve talana rağmen yönetmeye devam ediyor.
Kitle imha silahları din ve medya ile cehalete mahkum edilen toplum bugüne kadar çok kolay aldatıldı.
Suriye'de ülkemiz bir hafta içinde siz yeni Osmanlı olacaksınız havucu ve müslüman ülkelerin halifesi yine siz olacaksınız ikinci havucu ve gazı ile hem sınırlar da mayın kalmadı mülteci adı altında terörün ülkemize sızmasının önü açıldı. Rusya tarihinde ilk kez sıcak denizlere Akdeniz'e inme başarısını bunlar sayesinde gösterdi. Bu projenin bir parçası da buydu. Sonra Suriye'nin kuzeyinde ki terörü topraklarımızı kullandırarak o bölgeye kendi çabaları ile yerleştirdiler. Amerika bize hem dost diyor hem bu teröre silah ve eğitim desteği vererek bize düşmanlık ettiği halde Kürecik ve İncirlik üssü ile gerek Filistin topraklarında işgalci olan terör yapısı istihbarat verilerek hala korumaya devam ediyor.
Sonra gidişatın bir ihanet ve aldatmaca olduğu iç piyasada anlaşılması sonucu Fırat kalkanı vb askeri harekat yapıldı yalnız Rusya engeli sonuç almayı önledi.
Bunun ileride bize saldırı yapılması için biz tuzak olduğunu biz yıllarca yazdık uyardık dinleyen olmadı.
.
Neydi o tuzak?
Suriye topraklarında işgalci devlet durumuna düşürmek ve bununla suçlamak.
Nitekim Rusya ağzı ile konuşan Esad ne diyor mülteci sorununu konuşuruz yalnız ülkemiz topraklarını işgal eden Türkiye Cumhuriyeti bu işgale son vermesi gerekir gibi önümüzdeki dönemde bize karşı kullanılacak suçlamayı dillendirdi.
Rusya ve Suriye yarın kiminle birlikte hareket edecek?
Bunu bizimle birlikte hareket eder diyebilir miyiz?
Diyemeyiz?
Rusya ne ister?
Taviz ister!
Gayriulusal bir zihniyet proje bir zihniyet bugüne kadar olduğu gibi taviz vermeden kendini iktidar da tutabilir mi?
Tutamaz.
Suriye'de görev yapan askerler ile zaman zaman karşılaştığımda soruyorum Suriye'de neler oluyor diye?
Bugün kadar tanımadığım askerlik görevini bırakmış askerler dahil kaç asker ile konuştum saymadım hepsinin ortak tespiti ve sitemi şuydu;
Biz Suriye de neye hizmet ettiğimizi bilmiyoruz.
Çünkü tek adam dışında Suriye politikasının neye hizmet ettiğini kimse bilmiyordu.
Gerçekleri tüm direnenler olarak ayrı ayrı yazarak Türk insanını bilgilendirmeye ve uyandırmaya devam ediyoruz.
Rusya 33 askerimizi vurdu yas ilan edilmedi Filistin topraklarında ki terörün kurduğu bir terör örgütünün bir mensubu öldürülüyor iç piyasada kendi kitlelerini diri tutmak için Türk ulusunun asla sahiplenmediği yas ilan ediliyor.
Kimin nereye hangi projeye hizmet ettiğini buradan görmek mümkündür.
Irkçı ve mezhepçi politikaların bu ülkeye verdiği zararı hiçbir politika vermemiştir.
Osmanlı imparatorluğu da bu sebeple tarih oldu. Selçuklu devleti de!
Türkiye Cumhuriyeti de aynı sonu yaşasın diye mücadele edenler ile mücadele etmeye devam ediyoruz.
Türk Fırtınası kasırgaya dönüştüğü gün bir asır önce ki tüm mandacı zihniyet sahipsiz ortada kalacak.
Mustafa Kemal Atatürk yüzünden Anadolu üzerinde plan ve proje yapanlar Mustafa Kemal Atatürk'ün askerleri Türk'ün türküsünü hep birlikte söylemeye başladığı gün bu niyetlerini sonsuza kadar unutmak zorunda kalacaklar.
Bu çağa Türk çağı dememizin sebebi budur;
Asırlardır silah, düşman ve savaş üreten yeryüzü çetesinin kim olduğunu Türkler sayesinde tüm insanlık öğrenmiş olacak.
Türkler Türk Birliğini kuracak ve bütün dünyada silahların yok edilmesi gerektiği çağı insanlık adına ilk başlatan ulus olacağız.
Bunu silah, düşman ve savaş üreterek dünyanın yaşanmaz bir yer haline bu sebeple geldiğini anlayan her toplum sahiplenecek.
Yurtta barış dünyada barış insanlık siyaseti sayesinde bu zulmü yine Türkler adına beyin savaşları komutanı Mustafa Kemal Atatürk sayesinde kazanmış olacağız.
Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 8.8.2024 09:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!