II
Gelin gülle başlayalım atalara uyarak
Baharı koklayarak girelim kelimeler ülkesine
Bir anda yükselen bir bülbül sesi
-Erken erken karlar ortasında
Güneş dönmüş ışık saçan bir yumurta-
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Yeniden dirilişin şairi...
Hep tazeliyor vaktimizi.
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır ...
sesinde nergis açar kaleminden gül damlar
bazısı şiir der de bazısından bal damlar
bir bilinmez rüyayı hayra yoran adamlar
cibril size mi gelir ol risaletten sonra
@..
'Sevgililer Günü'nde 'En Sevgili'ye...
Allah, kimseyi sevgiden ve sevgisinden mahrum etmesin.
Sevgi ve saygılarımla...
HEP ÖZÜNÜ ARAYANLARDAN…
Milletleri millet yapan unsurların başında dil ve dille üretilen kültür gelir.
Bir milletin geçmişini, yaşadıklarını ve geleceğini görmek istiyorsak kültür âlemine bir yolculuk yapmak gerekir.
Önemli olan şudur.
Sormaya, sorgulamaya önce kendimizden başlamalıyız.
“Ben neyim?”
“Ben kimim?”
“Nerden geldim, nereye gidiyorum?”
“Soyum sopum, nesebim cibilliyetim, özüm aslım, köklerim, geçmişim, dedelerim, atalarım, vatanım, dilim, inancım, imanım… ne?”
“Nerden geldim, nereye gidiyorum?”
Kendini bulmadan, kendini öğrenmeden başkalarını öğrenmeye kalmak, başkaları olmak, başkalaşmak olur.
Aslını inkâr edenlerden olmamak için insan, önce kendi içine bakmalı, kendini tanımalı.
Sonrası mı?
Öğrenmenin, tanımanın, gezmenin sınırı yok. hepsi kültürümüzü daha da zenginleştirmek için sentez oluverir, kendini bulmuş benliğimizde.
Moskova’ymış, Pekin’miş, Londra’ymış, Nevyork’muş, Parismiş, Dubai’ymiş…
Önce benim, Acem mülküne ve dahi iki cihana değer İstanbul’um (Âsitân’ım, Âsitâne’m, Âsitâne-i Aliyye’m, Âsitâne-i Şâh-ı Cihân) varken…
İlmin temelleri (Farabi’m, İbn-i Sinam, Mimar Sinan’ım, Uluğ Bey’im, Cabir’im…) benden boy vermişken…
Arap ve Acem şairlerine meydan okuyan şairlerim (Şeyh Galip’im, Nedim’im, Fuzulî’m…) varken…
Alper Tunga’m, Oğuz Kağan’ım, Satuk Buğra’m, Cengiz Han’ım, Battal Gazi’m, Köroğlu’m ve Dede Korkut’larım daha nice destanlar yaratmış yiğitlerim, nice nice destanlarım varken…
Bu yazdıklarım bana birinci layihanın hatırlattıkları oldu.
*
Ve her bent’in sonunda en sevgiliye, dönülecek asla sesleniş…
“Verilmemiş hesapların korkusuyla
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü benim”
Can denilen emanetini bedenimde yaşattım. Özümü bozmadan, kendim olarak, verdiklerinle, olmam gerektiği biçimde, özümle ve kimliğimle sana gelmek dileğim.
Sürgün yeri ise bu dünya, uzatma dönüşümü…
Kimlik bulma, vatan edinme, hür yaşama, inanç ve saflığıyla tertemiz sonsuza ulaşma arzusu…
Üstadı kutluyor, sağlık ve uzun ömürler diliyorum.
En derin saygı ve hürmetlerimle…
SEÇİCİ KURUL’a içtenlikle teşekkürler.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
Hikmet Çiftçi
14 Şubat 2014
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Güzel,çok çok güzel duygular,düşünceler...Kutluyorum şairimizi...Saygıların,sevgilerin 'sürekliliğini' ve 'gerçekten ve iten olmasını' dilerim. Şiiri 'seçenlere,okuyanlara,yaşama geçirenlere de...' binlerce değil,milyar milyar selam,saygı,sevgi ile...(MŞ)
Şiir de olgunluk dolgunluk has safa da bir meyvenin damağımıza tat vermesi için beli bi zaman geçmesi gerekiyor şiir de öğle olgun olması şart usta yazardan güzel bir eser estetiği sağlamlığı ve yüksekliği tartışılmaz günün şiiri güne yakışmış hayırlı cumalar
doğunun yedinci harikası gölgelerin tenhalığına çekilip,damarındaki kan kırmızısına kalemini batırmış, şafaklara seni yazmış monna!
çok güzel,üstadı en kalbi duygularımla kutluyorum.eyvallah.
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır ...
beni bir yıldırım çarpmış gibi sarsan/yakan mısralar...
Bu şiir ile ilgili 136 tane yorum bulunmakta