Sürgün Şehrin Suskun Hengamesine

Recep Deliduman
49

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sürgün Şehrin Suskun Hengamesine

Ve dolunay!
Sürgün şehrin suskun hengamesine sessiz şahit..
Varolmayı, yok olası hatıralarla yad edememekten şikayetçi.
Tarihin suskun surlarına insafsız giren bir mızrak kadar acılı
Ve kaçıncı nedamet sancısı?
Oysa bilmek değil miydi aslolan?
Bilmenin getirdiği erdemle susmak!
Ne kadar çok konuşulası gül kokusu varmış!
Ne kadar çok çığlıkların frekansında sessiz sedasız uyumak varmış..

Yazık!
İlk ikra düşerken tarihin satırlarına biz ikna olmadık.
Sonra göklerden her emir düştüğünde ademdik, anlamadık.
Kelimeler savaştı gürz ve mızraklardan önce
Yıkılırken ene duvarları biz hep altında kaldık.

Şimdi, yazıya, kaleme, katibe yemin olsun
And olsun deryaya düşen ateşe
And olsun ki ateşler içindeki güle
Gökler yarıldığında, göklere
Güneş sıyrılıp alındığında geceye
And olsun ki oku sözüyle dökülen her söze
Zalimin zulmü dönüp kendini bulduğunda
Doğmamış çocukların intikamı alındığında
Adalet kılıncı gök girip kızıl çıktığında
And olsun hesap görenlerin en hayırlısına..

Birden Aşk düştü payımıza.
Önce cennet kapısına adı yazıldı
Sonra ebedi tövbemize isim oldu
Onun adıyla tövbemiz kabul olundu
Hem de kaç defa
Demişti ya bizim için;
Bilmiyorlar, bilseler yapmazlar
Affedildik
Sonra dışlandık, hor görüldük, ayıplandık
Sonra aşkın adıyla müjdelendik
Affedildik!

Bir dahi affetmez misin adıyla gelsek
Aşk ile sitrede huzurunda yürüsek
Hata da etsek, günahta işlesek
Sözümüzde sadığız kal-ü bela desek
Senden geldik sana döneceğiz
Celalinden onun adıyla merhametini dilesek
Affetmez misin ya Hu

Recep Deliduman
Kayıt Tarihi : 20.11.2018 16:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Recep Deliduman