Ben sürgün bir bülbülüm, altın kafes sensin!
En has halıya koyarsın ayaklarını. Basarsın yüzüme!
Gülden daha kızıldır yanağın: Bir cennet resmisin sen!
Şah olup yalvardıydım sana, suskundun sen... Niçin susarsın?
Sevgilim! Girersin bahçeye. Bakışında yanar çiçekler,
ateş fışkırır gözlerinden, güzelliğin ateşi yanar,
... ve nihayet gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Devamını Oku
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi