Sürgün Şiiri - Çizgili Mavi

Çizgili Mavi
215

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Sürgün

Kuş uçmaz, kervan geçmez bir sürgünde ruhum;
Öyle bir tenha ki bu sürgün;
Yanı başında; bir nefes uzağında umudun!
Konuşmak, sevmek, umut etmek ve özlemek yasak...
bir tek gözlerin var bende, hayalimde tutsak;
Hayal de yasak, hayalim de tutsak!

“Cihanda cennet-ül Me’vâ,
muvafık yâr ile hemdemdir” derler...
Öyle bir cehennem ki bu sürgün;
Cennetin Firdevs katı, o yâr da yasak!
Hafızam silindi, bir tek adın var usumda;
Usanmak da yasak, uslanmak da yasak!

Kaç takvim eskidi, kaç mevsim bitti bilmem...
“Sen” diye yanar da ruhum bin yıldır sönmem...
Öyle bir yangın ki bu sürgün;
Ziyan olmuş ömrüme, bir “an” da yasak!
Aman dilesem ne fayda, kimse duymaz...
Ferah da yasak, ah da yasak!

İçimde anlatılmaz bir kuvvet, dışımda anlaşılmaz bir zaaf...
Gözünde gördüğüm o sessiz çığlık; ne tuhaf!
Öyle bir çığlık ki bu sürgün;
Çaresiz, sessiz, sensiz; ağaran tan da yasak!
Söylesen söylenmez, sussan bilinmez...
Yüreğinde pinhan bu sevdaa da yasak!

Gün batımı başlar çaresizlik, zifiri karanlıklar...
İsterim, sesimi alıp kaybetsin rüzgar!
Öyle bir kasırga ki bu sürgün;
Gelen de yasak, çağıran da yasak!
İçimde bir mahşer uğultusu, dışım sükut...
Göğsüme dar gelen o viran han da yasak!

Kahrolurum, kıyamam, bakamam gözlerine...
Kangren olur ömrüm, dokunamam ellerine!
Öyle bir musalla ki bu sürgün;
Elin de yasak, kangren de yasak!
Gülsem ne fayda sevdaam, ağlasam ne fayda...
Gözyaşım diye akan kan da yasak!

Yürürüm geceler ülkesine, yapayalnız...
Ne bir damla ay ışığı, ne bir huzme yıldız!
Öyle bir karanlık ki bu sürgün;
Karanlık da yasak, ışık da yasak!
Ben yolumu bulamam, mihmandar ol bana...
Bu çıkmaz sokakta hasret de yasak, vuslat da yasak!

Gecesi ayrı hüzün, gündüzü ayrı keder...
Yoksun; bir lahza olsun gülmez bu kader!
Öyle bir bahtsız ki bu sürgün;
Yazı da yasak, yazgı da yasak!
Alın yazımsın ey savdaam, kalu beladan kalan...
Silmek de yasak, yazmak da yasak!

Hiçlik var payımıza düşen, hep olmak için...
Ölmek gerek, gamzende bir an gülmek için!
Öyle bir şirret ki bu sürgün;
Gülmen de yasak, gamzen de yasak!
Bilirim ben seni, tutsak olmasan koşarsın...
Bu dikenli yolda, koşmak da yasak, düşmek de yasak!

Ben Sevdaam derim, hiçbir lisanda yok emsali...
Bu sevdaa ki, görülmedi bir benzeri!
Öyle bir teneşir ki bu sürgün;
İstemek de yasak, beklemek de yasak!
Müflis olsam ne çıkar, batsam ne olur...
Bu pazarlıkta kâr da yasak, zarar da yasak!

Sen bana sürgünsün sevdaam, ben sana vurgun...
Başkentisin sen gönül denen yurdun!
Öyle bir düşman ki bu sürgün;
Savaş da yasak, sulh de yasak!
Uykusuz gecelerimin kan çanağı gözlerisin...
Güne hasret gecelerde rüya da yasak, düş de yasak!

Ruhum sana tutsak, sen... Yasak!
Boynunda, kokladığım ben tutsak!
Öyle bir kahpe ki bu sürgün;
Canan da yasak, can da yasak!
Yanarım, kanarım, yazamam yalnız susarım...
Kalem de yasak, kelam da yasak!

Bir hakkım var, bir hakkım ki bâki; elini tutmaya...
Bir tutsam, yeniden gelirim dünyaya!
Öyle uzak bir diyar ki bu sürgün;
Gitmek de yasak, kalmak da yasak!
Üflensin artık sur, kopsun kızılca kıyamet...
Madem ki Cennet gözlerine bakmak da yasak!

Kuş uçmaz kervan geçmez bir sürgün bu...
Ne bir dilim ekmek, ne bir yudum su!
Biter... elbet biter bu cezamız, kavuşur ellerimiz.
Ölene kadar değil sevdaam, biz ölsek de bekleriz!
Öyle vicdansız bir cellat ki bu sürgün;
Ağlamak da yasak, gülmek de yasak!
Ecelim sana tutsak, ulan ölmek de yasak!

Çizgili Mavi
Kayıt Tarihi : 22.6.2022 09:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Tutamam ellerini, Sevdaam; sürgündeyim! ✊

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!