Kalmadı gözümde fer, ufka bakmaktan yorgun!
Yüreğimin cezası, okyanuslarda sürgün...
Öyle ağır basınç ki, çoktan yemiştir vurgun!
Yeşeremez, veremez kuru dalında sürgün...
Acılarla yoğrulup, sonucunu bildiğim
Hedefi belirleyip rotasında kaldığım
Zehir’i yudum-yudum şerbet diye içtiğim,
Ölmeden yüreğimin, kefenini biçtiğim!
...
Hakkın Olabilir Mi?
Peteğinde bağında ona yer vermiyorsan
Özünle nefesinle sevginle örmüyorsan
Canından bir nebze can köküne karmıyorsan
Yeşerir mi zirveler, bağrını sermiyorsan,
Hakkın olabilir mi gönülden sağmıyorsan,
Yağmur olup kar olup toprağa yağmıyorsan
***
Ne Menem Bir Dert İmiş...
Bugün de battı güneş, umut yarınlarına
Belki de bahar gelir kurumuş dallarına,
Gelen geçen gül serer dikenli yollarına...
Kimisi neşter vurur yürek yaralarına!
Bir fırtına kopar ki; sığmaz sınırlarına
Azgın dalgalar çarpar gönül kıyılarına
Bir yenisi eklenir her gün, sayılarına
Bugün de battı güneş, umut yarınlarına...
Ne menem bir dert imiş bu gönül muamması,
Elbet kendine ayan tanımı müsemması...
12.08.2011 / Metanet Yazıcı
Kayıt Tarihi : 13.8.2011 00:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Belkide bahar gelir buz tutmuş dağlarına,
Gelen geçen gül serer dikenli yollarına...
Kimisi neşter vurur yürek yaralarına!
Bir fırtına kopar ki; sığmaz sınırlarına,
Azgın dalgalar çarpar gönül kıyılarına... harika bir şiir okudum sevgimle +10...+ ant....
Tesadüfe bakın ki, bugün de gerçekten ayın 14’ü. Dolunay zamanı… Bütün ihtişamıyla ay kendini gösterecek.
Azericede de “bütöv ay” diyorlarmış, ayın bu ilk dördün hailine.
*
Dolunay bu kez yürekte doğmuş, bütün parlaklığıyla, var olan hissiyatın görünebilecek en gerçek, en parlak haliyle…
Bu gece mehtaba mı kalmalı, mehtabı başımıza taç mı yapmalı bilmem…
*
Güzel bir yaz gecesinde ayın 14’ünü seyre dalmak güzelliklere de gebe olabilir; kedilerin kaplanlara, kargaların kartallara, insanların drakulalara dönüştüğü; kurt adamların, yarasaların, şeytanların, iblislerin cirit attığı geceye de dönüşebilir/ mi?..
Ayın güçlü çekim etkisiyle, insan vücudundaki sıvının azalmasından dolayı halisünasyonların arttığı, yaraların kapanmadığı, kanın durdurulamadığı, insan psikolojisini dumur olduğu bir geceye mi dönüşür?.. Yoksa yaşanılan hayat çekilmez mi olur?..
Tam bir muamma, dolunay geceleri…
Ancak bilimsel araştırmalarda bunların hiçbirinin olmadığı, yıllarca yapılan araştırmalarla vurgulanıyor. İster inanç olsun, ister efsane, ister uydurma ve korkutma amaçlı; her ne olursa olsun, her ayın 14’ünün insanlar üzerinde farklı etkiler bıraktığı muhtemel ve hatta muhakkak…
*
Bir görebilseydim dolunay saçlarını, bir görebilseydim uzunluğunu, kısalığını; bir görebilseydim “sürgün” fırtınasının verdiği tahribatla 2. dörtlüğün son dizesindeki eksik hece misali, koparılmış ay parlağı saçlarını…
(…kefeni kelimesi “….kefenini” olursa hece dolunaya döner.)
*
Ayın 14’ü misali duyguların şelalelere dönüştüğü, coşkuyla akan şelalelerin bir büyük gönül havuzunda toplanıp tekrar fıskiyeleşerek dolunayda, haklı veya haksız, bilmem nice dertlerle bir bilmece sevdası ve edası ile dolunaya ulaşmak istercesine yeniden yükselişini seyre dalan ismiyle müsemma’ya ulaşması dilenen muhteşem duygular kasırgası…
*
“Sürgün”
İlk bölümün ismi.
İki heceli, tıpkı sürgüne gönderilmiş iki yürek gibi…
“Hakkın olabilir mi?”
İkinci bölüm başlığı, ayın 14’ünün yarısı…
Artık hilal zamanı mı, karanlık, sönük zamanı mı, durgun – ölgün zamanı mı?..
Yoksa bir bütünün yarım kalmış hali mi?..
“Ne menem bir dert imiş…”
” menem; men – ben (im)…
Dert benim mi?
Kimdir bu menem olan, bilinmeyen, zor ve baş belası olan?
Nedendir bu gönül muamması, böylesi insanı hırpalayan?
Menem’in de yarısı var, 14’lü heceye göre… 7’li heceyle yazılmış bir başlık gibi duruyor. Sanki diğer yarısını arar gibi, dertlerini paylaşmak istediği birine bırakılmış gibi diğer yarısı da…
*
14’lü hece ile yazılmış, sağanak sağanak duygu fırtınalarının estiği, dolunay müphemiyetine, esrarengizliğine tutulmuş gibi ışıl ışıl parlayan hissiyat âlemine dönüşmüş üç bölümlük bir şiir.
*
14’lü hece, bugün ayın14’ü oluşu, dolunay’ın bu günlerde görünür olması bende böylesi farklı çağrışımlara sebep oldu.
Bilmem şiir de hak ettiği yorumu yeteri kadar ve hakkınca bulabildi mi?..
Karar ve yorum şaireye ve okuyuculara mahsustur.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun efendim.
Dostça ve sağlıcakla kalın.
Tebrik ve takdirlerimle…
Hikmet ÇİFTÇİ
14.08.2011
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
______________________§________________________________
______________________§§_______________________________
___________________§§__§_______________________________
____________________§§_§____§§_________________________
_____________________§_§§___§§§________________________
_____________________§§§§____§§§_______________________
______________________§§§§____§§§§_____________________
_______________________§§§§____§§§§§___________________
_______________________§§§§§§__§§§§§§__________________
________________________§§§§§§§§§§§§§§_________________
_________________________§§§§§§§§§§§§§_________________
__________________________§§§§§§§§§§§§_________________
___________________________§§§§§§§§§§§§________________
______________________________§§§§§§§§§________________
________________________________§§§§§§§________________
__________________________________§§§§§§_______________
___________________________________§§§§§_______________
____________________________________§§§§_______________
____________________________________§§§§_______________
____________________________________§§§§_______________
____________________________________§§§§§______________
____________________________________§§§§§______________
____________________________________§§§§§______________
____________________________________§§§§§______________
____________________________________§§§§§______________
_____________________________________§§§§§_____________
_____________________________________§§§§§_____________
Yürekten kutluyorum Metanet ablacığım...Saygılarımla...+10
TÜM YORUMLAR (15)